MAHKEMESİ : Eskişehir 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/11/2014NUMARASI : 2014/587-2014/743İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, İİK.nun 269/a maddesi uyarınca tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş,karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir. Tebligat Kanunun'da 6099 Sayılı Yasa ile değişikliğe gidilmiştir. 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren değişiklikle Tebligat Kanununun 10. maddesi "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartıyla her yerde tebligat yapılması caizdir. (Ek fıkra:11.01.2011 - 6099 S.K./3.mad.) Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır." T.K.'nun 21/2. maddesi (Ek fıkra:11.01.2011 - 6099 S.K./5.mad) gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır". hükmünü içermektedir.Tebligat Kanununun 14. maddesi ise askeri şahıslara yapılacak tebligat hususunu düzenlemiş olup, anılan madde hükmüne göre Astsubaylar hariç olmak üzere erata yapılacak tebligatın kıta kumandanı ve müessese amiri gibi en yakın üste yapılması gerektiği ,bunun haricindeki askeri şahıslara ise birlik veya müessesede tebligat yapılması icabeden ahvalde ,tebliğin yapılmasını nöbetçi amirin ya da subayın temin edeceği bildirilmiştir.Olayımıza gelince; Davalı M.. K..’ya gönderilen dava dilekçesi ekli duruşma gününü bildirir davetiye şahsın mernis adresinde Muhtara teslim suretiyle tebliğ edilmiş,davalı yargılamaya katılmamıştır.Davalı temyiz dilekçesinde dava tarihi itibariyle Anıtkabir Muhafız ve Merasim Bölük Komutanlığında asker olarak bulunduğuna ilişkin belge sunarak tarafına yapılan tebligat usulsüz olduğunu bildirmiştir. Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup Hakim tarafından re’sen(kendiliğinden) her aşamada dikkate alınmalıdır. Mahkemece, davalıya dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir yöntemine uygun tebligat yapıldıktan sonra, işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan savunma hakkı kısıtlanarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 22.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.