Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4040 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9295 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : İtirazın iptali ve tahliyeMahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali ve tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, tahliye taahhüdüne dayanılarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalının 15.10.2012 tarihli kira sözleşmesi ile kiracı olduğunu, davalı kiracının 3.12.2012 tanzim ve 15.10.2014 tahliye tarihli tahliye taahhüdü verdiğini, davalı hakkında tahliye taahhüdüne dayalı olarak başlatılan icra takibine davalının itirazının haksız olduğunu belirterek itirazın iptali ile kiralananın tahliyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının dayandığı tahliye taahhüdü altındaki imzanın davalıya ait olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda 15.10.2014 tarihli kiracı tarafından verilen tahliye taahhütnamesi altındaki imzanın ...'ya ait olduğu bilirkişi raporu ile tespit edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı, 3.12.2012 tanzim ve 15.10.2014 tahliye tarihli adi yazılı tahliye taahhüdüne dayanmış,davalı tarafça imza inkarında bulunulması üzerine .... Jandarma Kriminal Laboratuvar'ının 7.7.2015 tarihli raporu incelendiğinde; imza incelemesinin uyuşmazlık konusu olan 3.12.2012 düzenleme tarihli tahliye taahhütnamesi üzerinde değil, inceleme konusu dışında olan 15.10.2012 başlangıç tarihli kira sözleşmesi üzerinde yapılmış olduğu ve kira sözleşmesindeki imzanın davalı eli ürünü olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece uyuşmazlık konusu olan 3.12.2012 tanzim tarihli 15.10.2014 tarihinde tahliye taahhüdü bulunan belge aslı üzerinde usulüne uygun inceleme yaptırılarak uzman bilirkişiden rapor alınması gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir.Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 23/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.