MAHKEMESİ : Ceylanpınar Asliye Hukuk Mahkemesi(Ticaret Mahk.sıfatıyla)TARİHİ : 25/01/2013NUMARASI : 2010/216-2013/26Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat ve alacak davasına dair kararın temyiz incelemesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı vekili Av. M.. R.. ve davalı vekili Av. S. B.. geldiler. Hazır bulunanların sözlü beyanları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, davalı tarafından depodan çıkışına izin verilmeyen ve bu nedenle bozulan ürün bedelinin tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ile müvekkili arasında 06.12.2001 tarihli mandıra kiralama ve koyun sütü satış sözleşmesi yaptıklarını, müvekkilinin davalıya olan borçları ödemesinde bazı gecikmeler yaşanması sebebiyle davalı kurumun Ceylanpınar İşletmesindeki soğuk hava deposunda bulunan 300 ton tulum peynirinin çıkışına davalı tarafından izin verilmediğini, bu süreçte depolarda bulunan ürünün bozulduğunu belirterek 3.900.000 TL zarardan şimdilik 10.000 TL sının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı, davasını 07.01.2013 tarihli dilekçe ile ıslah etmiş olup, ıslah ile birlikte toplam 2.773.200 TL alacağın davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı ise depoda yer alan ürünlerin sorunlu ve iade gelen ürünler olduğunu, deponun anahtarının ve kontrolünün davacıda olup bozulmanın müvekkili idareden kaynaklanmadığını, malların çıkışına izin verilmediği iddiasından önce bozulmanın gerçekleştiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda 2.993.887 TL alacağın tahsiline karar verilmiştir. Taraflar arasında 06.12.2001 başlangıç tarihli 10 yıl süreli mandıra kiralama ve koyun sütü satış sözleşmesi imzalanmıştır. Sözleşmenin konusu T.. T.. Ceylanpınar İşletme Müdürlüğüne ait günlük 20 ton süt işleme kapasiteli mandıra ile iki adet soğuk hava deposunun 10 yıl süre ile kiralanması ve davalı işletme tarafından davacıya yıllık 2.000 ton süt satışı yapılmasıdır. Kira parası her ay mandırada işlenen sütün fatura bedelinin %2’si olarak kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin 13.maddesinde kiracının taahhüdünden kısmen veya tamamen vazgeçmesi veya taahhüdünü sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirmemesi ve en fazla üç gün süreli ihtarın tebliğine rağmen bu durumun devam etmesi halinde sözleşmenin feshedilerek kesin teminatın irat kaydedileceği kararlaştırılmıştır. Kira ilişkisinin devamı sırasında davacının teminat ve ödeme yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle davacıya ait 100 ton tulum peynirinin bozulma riski davacıya ait olmak üzere 24.02.2009 tarihinde davalı kiralayanın emanetine alınması kararlaştırılmıştır. Davalının emanetinde bulunan ürünlere yönelik olarak davacı 04.08.2010 tarihli ihtarname ile malların çıkışına izin verilmesini talep etmiş olmasına karşın davalı ödeme taahhüdünün yerine getirilmesi koşulu ile malların çıkışına izin verilmediği bildirilmiştir. Davacı, 19.08.2010 tarihinde iki adet depoda yaptırdığı tespitte davalı idareye ait yemekhane binası altındaki depoda bulunan ürünlerin küflenmiş ve bozulmuş olduğu, ürünlerin üzerindeki etiket bilgilerinden bir kısmının 2008 yılı itibariyle, bir kısmının da 2009 yılı itibariyle raf ömürlerinin dolduğu, diğer depoda bulunan ürünlerde ise gözle görülür bir bozulma tespit edilmediği etiket bilgilerine göre ürünlerin raf ömürlerinin 2011 yılının değişik aylarında dolacağı belirtilmiştir. Davacı 31.08.2010 tarihinde açtığı işbu dava ile davalı idare tarafından çıkışına izin verilmeyen ve bozulan ürünler nedeniyle tazminat isteminde bulunmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda her iki depoda bulunan ürün miktarının 231.100 kg olup piyasa satış fiyatı olarak kg başına 12 TL üzerinden ürün bedelinin 2.773.200 TL olduğu hesaplanmıştır. Ne var ki zarar ile davalının eylemi arasında sebep sonuç ilişkisi bulunup bulunmadığı yönünde yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Tespit raporuna göre 1 nolu depoda bulunan ürünlerin bir kısmının 2008 yılında bir kısmının 2009 yılında raf ömürlerinin bittiği bildirilmiş olmasına karşın duruşmada dinlenen davacı tanıkları; depolardaki sevkiyatın 2010/Mayıs ayından itibaren yapılamadığını belirtmişler, keza 24.08.2010 tarihli haciz tutanağında davacı şirket yönetim kurulu üyesi olarak beyanı alınan Yusuf Ulukaya da tanık beyanlarına paralel olarak ürünlerin 15 Mayıs 2010 tarihinden itibaren çıkışına izin verilmediğini belirtmiştir. Şu durumda davalının malın çıkışına izin verilmediği iddiasının ortaya atıldığı aşama itibariyle 1 nolu depoda bulunan peynirin raf ömrünün sona erip ermediği ve ekonomik değerini yitirip yitirmediği dolayısıyla davalının eylemi ile zarar arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı mahkemece tartışılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına takdir olunan 1.100.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 25/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.