MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiMahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı . .. tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira sözleşmesinden doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalılar tarafından süresinde yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı kiracı ... yönünden davanın kabulüne itirazın iptaline, davalı müşterek müteselsil kefil ... yönünden tekerrüre neden olmamak üzere 25000TL alacak üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiş, hüküm, davalı müşterek müteselsil kefil ... tarafından temyiz edilmiştir. Davacı dava dilekçesinde, davalı ... ile 01.09.2008 tarihli 1 yıl süreli, mesken olarak kullanmak üzere aylık 1.175TL bedelle ve her ayın 1 ile 5’i arası ödemeli kira sözleşmesi yapıldığını, diğer davalı ...’nin aynı kira sözleşmesinin müşterek müteselsil kefili olduğunu ve hususi şartlar bölümündeki 9. maddesinde “…kefilin sorumluluğu 4 yıl ve 25.000TL ile sınırlıdır” şartının kararlaştırıldığını belirterek, 05.01.2009 - 05.02.2013 tarihleri arası ödenmeyen 67.975TL kira bedeli ile 12.381TL işleyen faiz alacağının tahsili için her iki davalı hakkında 15.02.2013 tarihinde başlatılan icra takibine davalılar tarafından süresinde itiraz edildiğini belirterek yapılan itirazın iptalini istemiştir. Davalı ... cevap dilekçesinde, sözleşmedeki imzanın kendisine ait olmadığını, kefaletin geçersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı kiracı ... yönünden davanın kabulüne itirazın iptaline, davalı müşterek müteselsil kefil ... yönünden tekerrüre neden olmamak üzere 25.000 TL alacak üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiştir. Davacı ile davalı ... arasındaki 01.09.2008 tarihli 1 yıl süreli, mesken olarak kullanmak üzere yapılan kira sözleşmesi hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık kira sözleşmesinin müşterek müteselsil kefil ... isminin bulunduğu kısımdaki imzanın davalı ...’ye ait olup olmadığı hususunda toplanmaktadır. Davalı müşterek müteselsil kefil ... 21.01.2014 tarihli cevap dilekçesinde, 06.06.2014 tarihli dilekçede sözleşmedeki imzanın kendisine ait olmadığını savunmuştur. Mahkemece davalıya ait ilgili resmi kuruşlardaki imza örnekleri ile davalının bildirdiği yerlerdeki imza örnekleri toplanmaya çalışılmış bir kısım resmi kurumlardan imza örneklerinin gönderildiği ve davalıya ait tatbike medar olacak imzaların mahkemece ./..duruşmada alındığı ancak imza incelemesi yaptırılmadan davanın esası hakkında karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, imza incelemesine esas tüm bilgi ve belgeler toplandıktan sonra imza incelemesi için konusunda uzman bilirkişi raporu alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken bu hususa uyulmayarak eksik inceleme ile adı geçen davalının sorumluluğuna karar verilmiş olması doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ...’nin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 28/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.