Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3461 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9097 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesiİcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında 23.07.2014 tarihinde başlatılan tahliye istekli icra takibine davalının itirazı üzerine davacı alacaklı tarafından icra mahkemesine başvurularak itirazın kaldırılması ve tahliye istenmiştir. Mahkemece, borçlunun itiraz dilekçesinde dayanak sözleşmenin geçersiz olduğunu iddia ettiği, tahliyesi talep edilen yerin açıkça anlaşılamadığı ve bunun tespiti yargılama gerektirdiğinden istemin reddine karar verilmiş,karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Takibe ve davaya dayanak yapılan 01.08.2011 başlangıç tarihli sözleşme ile lokanta niteliğindeki taşınmaz aylık 500.00-TL karşılığında davalıya kiralanmıştır.Davacı alacaklı bu sözleşmeye dayanarak Kasım 2012 ila Kasım 2013 ayları arası 6.500 TL kıra alacağı ve 839,26 TL işlemiş faizin tahsilini istemiştir. Davalı borçlu süresindeki itirazında sözleşmedeki imzasını inkar etmeksizin borca itirazda bulunmuştur. Davalı borçlu dayanak sözleşmedeki imzasını reddetmediğinden, İİK.nun 269/2 maddesi uyarınca akdi kabul etmiş sayılır. Bundan sonra davalı boçlu İİK.nun 269/c maddesi uyarınca kiranın ödendiğini veya sair bir sebeble istenemeyeceğini noterlikçe resen tanzim veya imzası tasdik edilmiş veya alacaklı tarafından ikrar olunmuş bir belge yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya vesika ile ispat etmeye mecburdur. Mahkemece işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi doğru değildir.Karar bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 27/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.