Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3442 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8971 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiMahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kiracılık sıfatının tespiti ve muarazanın men'i davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava kiracılık sıfatının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.2886 Sayılı Devlet İhale Kanun'unun 5737 Sayılı Kanunun 79/c maddesi ile değişik “Ecrimisil Ve Tahliye” başlıklı 75.maddesinin 3 ve 4.fıkrasında; “kira sözleşmesinin bitim tarihinden itibaren işgalin devam etmesi halinde, sözleşmede hüküm var ise ona göre hareket edilir. Aksi halde ecrimisil alınır. İşgal edilen taşınmaz mal, idarenin talebi üzerine bulunduğu yer mülkiye amirince en geç onbeş gün içinde tahliye ettirilerek, idareye teslim edilir.” hükmü bulunmaktadır. Bu madde önceleri sadece Hazine tarafından bu kanun hükümlerine göre kiraya verilen taşınmazlar hakkında uygulanırken, 5393 Sayılı Belediye Kanun'unun 15/p-3 maddesi hükmüyle belediye taşınmazları 5538 Sayılı Kanun'un 26/b maddesi uyarınca İl Özel İdareleri ve son olarak 5737 Sayılı Kanun'un 79/c maddesi uyarınca Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait taşınmazlar hakkında da uygulanması öngörülmüştür. Bu madde ile adı geçen kurumlara tahliye konusunda bir ayrıcalık tanınmıştır. Yasa, süre bitiminden itibaren ecrimisil alınacağını hüküm altına aldığından, 2886 Sayılı Yasanın 1.maddesi uyarınca usulüne uygun yeni bir sözleşme yapılmadıkça kiracıyı fuzuli şagil kabul etmek gerekir. Olayımıza gelince: Davacı dava dilekçesinde davalı belediyenin 2886 Sayılı Yasanın 75.maddesi gereği idari yoldan tahliyesini istediğinden kiracılık sıfatının tespitini istemiştir. Mahkemece 2886 Sayılı Yasanın 75.maddesi gereğince kiralayan belediyenin tahliye hakkı olduğundan davanın reddine karar verilmiştir. Yukarıda açıklanan ilkelere göre 2886 Sayılı Yasanın uygulanabilmesi için kiralananın ihale yoluyla kiraya verilmesi gerekir. Taraflar arasında düzenlenen 30/12/1986 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi ihale usulü ile yapılmış ancak taraflar arasında yenilenen ve 27/07/1990 da imzalanan 01/01/1990 başlangıç tarihli 1 yıl süreli kira sözleşmesi 2886 Sayılı Yasaya göre kiraya verilmediği anlaşılmıştır. Bu durumda davalı kiralayan belediyenin 2886 Sayılı Yasaya göre tahliye imkânı bulunmamaktadır. Kiralananın niteliği sözleşmede restoran, çay bahçesi, kafeterya olarak gösterilmiştir. Kiralananın galip vasfının çatılı işyeri niteliğinde olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Kiralananın galip vasfı çatılı işyeri ise davacı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 347 maddesi uyarınca süre bitimi nedeni ile sözleşmenin sona erdirilmesini isteyemez ancak yasada belirtilen tahliye sebeplerinden birine dayanarak taşınmazın tahliyesini isteyebilir. Taşınmazın üstün vasfının açık alan olarak tespiti halinde sözleşme 01.01.1991 den itibaren süresiz hale geleceği düşünülerek 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 328-329 maddeleri çerçevesinde ihtarname gönderilip gönderilmediği tespit edilerek sonucuna göre bir karar vermek gerekirken kiralananın 2886 sayılı yasaya göre ihale ile kiraya verildiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 27/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.