Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3195 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 632 - Esas Yıl 2008





Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, temerrüt, açıktan fena kullanma, akde aykırılık ve davalının aynı belediye sınırları içinde konutu bulunması nedeniyle kiralananın tahliyesi ve kira alacağına ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile davalının konut olarak kiraladığı kiralananı iş yeri olarak kullandığından akde aykırılık nedeniyle kiralananın tahliyesine, davacının diğer istemlerinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, bozma gereklerine uygun şekilde karar verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalı vekilinin akde aykırılık nedeniyle kiralananın tahliyesine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Davacı vekili, dava dilekçesinde, kiralananda kiracı olan davalının kiralananı sözleşme gereği konut olarak kullanması gerekirken akde aykırı şekilde iş yeri olarak kullandığını, bunun dışında davalının başka bir adreste konutunun olduğunu, kiralanana ihtiyacının bulunmadığını, öte yandan davalının davacıya saygısızlığını hakaret, darp ve iftiraya kadar vardırdığını, yaşanan olayların C. Savcılığı'na kadar yansıdığını, Şubat 2005 ayından itibaren de kira paralarını ödemediğini belirterek davalının kiralanandan tahliyesini ve aylık 130 YTL'den Şubat 2005 ayından itibaren birikmiş kira alacağının yasal faiziyle tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin kiralananda uzun süredir aylık 80 YTL bedelle kiracı olduğunu, borçlarını eksiksiz olarak yerine getirdiğini, davacıya hakaret ve iftira ettiği iddialarının ve akde aykırılık iddiasının doğru olmadığını, kiralananı konut olarak kullandığını, öte yandan akde aykırılık sebebiyle dava açılabilmesi için öncelikle eski hale getirme ve akde aykırılığı giderme konusunda ihtarname gönderilmesi gerektiğini, davacının bu dava şartına uymadığı gibi, davanın da süresinde açılmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Borçlar Kanunu'nun 256. maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı kira süresi boyunca tam bir ihtimam dairesinde kullanmak zorundadır. Anılan madde hükmü gereğince akde aykırılıktan dolayı kiracının tahliyesine karar verilebilmesi için kiracıya akde aykırı davranışa son vermesi hususunda kiralayan tarafından süreli ihtar tebliğ ettirilmesi ve tanınan bu süre içinde de akde aykırılığın giderilmemiş olması gerekir. Kiralananın açıktan fena kullanılması durumunda akde aykırılığın giderilmesi amacıyla kiracıya ihtar gönderilmesine gerek yoktur. Olayımıza gelince; davada dayanılan ve hükme esas alınan 1.2.2002 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede kiralananın konut olarak kullanılacağı kararlaştırılmıştır. Davacı kiralananın sözleşmeye aykırı şekilde iş yeri olarak kullanıldığından söz ederek akde aykırılık hukuki sebebine dayalı olarak tahliye davası açmış ise de davalıya bu konuda keşide ettiği 4.5.2005 tarihli tel ihtarında davalının konutu akde aykırı kullandığını belirterek kiralananın otuz gün içinde tahliye edilmesini istemiştir. İhtarnamede sadece verilen süre içinde kiralananın tahliye edilmesi talep edilmiş, ancak akde aykırılığın giderilmesi için yukarda açıklanan esaslar doğrultusunda bir süre tanınmamıştır. Kiralananın akde aykırı kullanıldığı ibaresi yeterli olmayıp akde aykırılığın giderilmesi için bir süre verilmediğinden mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tahliyeye hükmedilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile yukarda ( 2 ) No'lu bentte yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 18.3.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.