Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 317 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16707 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 4. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 03/10/2013NUMARASI : 2013/146-2013/564İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu aleyhine kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan tahliye istekli icra takibine davalı borçlunun itiraz etmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi isteminde bulunmuştur. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi üzerine karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı, 19.10.2012 tarihinde İstanbul Anadolu 4. İcra Dairesinde 2012/21039 esas nolu dosyası ile başlatmış olduğu tahliye istekli icra takibi ile ödenmediği iddia olunan kira bedelleri toplamı olan 27.500,00 TL alacağın davalı borçludan tahsilini istemiştir. Davalı borçlu icra takibine yapmış olduğu itirazında, kira bedellerini elden ödediğini davacı alacaklıya borcu olmadığını bildirmiştir. Mahkemece, takip talebinde takip alacaklısı vekilinin imzasının bulunmadığı, örnek .. nolu ihtaratlı ödeme emrinde icra müdürünün imzasının yer almadığı, takip dosyasında davacı taraf adına vekil olduğu belirtilen Av. F.. E..'ın da vekaletnamesinin yer almadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Davacı vekili temyiz dilekçesinde; takip dosyasının kaybolduğunu bunun üzerine takip dosyasının ihya edildiğini, kendilerinde mevcut olan belge örneklerinin icra müdürlüğüne verildiğini ileri sürmüştür. Mahkemece, takip dosyasının kaybolup kaybolmadığının, kaybolmuş ise ihya edilip edilmediğinin araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.Karar bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 15.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.