Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1972 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4833 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : AlacakMahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kiracı tarafından açılan kiralanana yapılan faydalı giderin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili, taraflar arasında 01.02.2011 başlangıç tarihli, 10 yıl süreli kira sözleşmesi bulunduğunu, sözleşmenin on yıl süreli olması nedeniyle kiralananda bir kısım tadilatlar yapıldığını, yapılan tadilatın 1.253.216 TL olarak tespit edildiğini, davacının 2012 yılı Şubat ayı kirasını ödemediğinden dolayı hakkında takip yapılıp tahliye kararı verildiğini, tahliye aşamasında davacının, dava dışı bir şirketle anlaştığını ancak o şirketin de yükümlülüklerini yerine getirmediğini ve davalı ile dava dışı şirket arasında 17.09.2012 tarihli kira sözleşmesi imzalandığını, davalının sebepsiz zenginleştiğini belirterek şimdilik 10.000 TL tazminatın davalıdan tahsili isteminde bulunmuştur. Davalı vekili, sözleşme hükümleri gereği kiralanana yapılacak masrafların davacı tarafından yapılacağını, bu nedenle kira bedelinin düşük tutulup 2011 yılı Ekim ayına kadar kira bedelinin alınmayacağının kararlaştırıldığını, davacının yapılan protokolle tazminat isteminden feragat ettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılacak tadilatın sözleşme sonunda kiralananda kalacağı, tahliyede kiraya veren davalıların kusurunun bulunmadığı, sözleşmenin 19. maddesine göre 2011 Ekim ayına kadar kira alınmayacağı, protokolün iptali için açılan davanın sözleşme hükümleri karşısında eldeki davayı etkilemeyeceği, bu nedenle beklenmesine gerek bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında 01.02.2011 başlangıç tarihli, 10 yıl müddetli, aylık 30.000 TL bedelli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin 1. maddesinde kiracının kullanma amacı gereği yaptığı masrafları tahliye sırasında kiraya verenden isteyemeyeceği, 10. maddesinde yine sözleşme bitiminde yapılan masraflardan dolayı tazminat istenemeyeceği, 19. maddesinde '' Kiralanan bina dış cephe itibari ile bitmiş olup, içi boş olarak teslim alınmıştır. Kiracı bina içini okul haline getirecek tadilatların tümünü yapacak ve hazırlayacaktır. Bu sebeple teminat ve Ekim 2011 ayına kadar herhangi bir kira bedeli ödenmeyecektir. Kira ödemesi Ekim 2011 ayı itibari ile yapılmaya başlanacaktır '' düzenlemesi bulunmaktadır. Yine davacı, davalılar ve dava dışı .... arasında düzenleme tarihi yazılmayan Eylül 2012 tarihli protokol imzalanmış olup protokolde davacının tespite konu ve davada talep ettiği tazminat isteminden feragat ettiği ve kiraya vereni ibra ettiği kararlaştırılmıştır. Davacı kiracının tahliyesinde davalı kirayaverenlerin kusuru bulunmasa da davacı sözleşmenin 10 yıl süreceği inancıyla faydalı masraf yapmış olup yapılan masraf kirayaverence benimsenmiştir. Yine yapılan masrafın sözleşme bitiminde yani 10 yıllık süre sonunda kiraya verenden istenemeyeceği yazılıdır. Sözleşmenin 19. maddesinde tadilat karşılığı 2011 Ekim ayına kadar yani 8 ay kira alınmayacağı kararlaştırılmış ise de 8 aylık kiranın davacı tarafından yapılan tadilat masrafının ancak bir kısmını karşıladığı anlaşılmaktadır. Ne varki davacı Eylül 2012 tarihli protokolle faydalı gidere ilişkin tazminat isteminden feragat ettiğini bildirmiş ise de protokolün iptali için .... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2015/184 esas sayılı dosyasında dava açtığı anlaşılmaktadır. Bu durumda bu davanın sonucu eldeki davayı etkileyecek nitelikte olup sonucunun beklenmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 14/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.