MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : Önalım Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, önalım hakkı nedeniyle satılan payın tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, dava dilekçesi ile davacının da hissedarı olduğu taşınmazda payının davalı tarafından satın alındığını belirterek önalım hakkına konu payın iptali ile adına tescilini istemiştir. Davalı, davanın süresi içerisinde açılmadığından reddini savunmuş, mahkemece davacının önalım hakkına konu pay satışını davacının taraf olduğu ortaklığın giderilmesi davasında 02.11.2010 tarihinde öğrendiğinden 29.7.2011 tarihinde açılan davada üç aylık hak düşürücü sürenin geçtiğinden davanın reddine karar verilmiştir. Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını kısmen veya tamamen üçüncü bir kişiye satması halinde diğer paydaşlara bu satılan payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir.Önalım hakkı alıcıya karşı ancak dava açmak suretiyle kullanılır. TMK.nun 733/3. maddesi hükmüyle yapılan satışın alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirme yükümlülüğü getirilmiştir.Önalım hakkı satışın hak sahibine bildirildiği tarihin üzerinden üç ay ve her halde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşer. Bu süre hak düşürücü süre olup mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir.Davaya konu pay 01.6.2011 tarihinde davalıya satılmış, alıcı veya satıcı tarafından noter ihtarı ile payın temlik edildiği davacıya bildirilmemiştir. Önalım davalarında 3 Aylık hak düşürücü süre önalıma konu pay satışının öğrenilmesinden değil, noter ihtarının davacıya tebliğinden itibaren başlar. Davacı satış tarihinden itibaren yasal iki yıllık süre dolmadan 29/7/2011 tarihinde önalım hakkını kullanmıştır. Bu durumda dava süresinde olduğundan işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 07/02/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.