Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14265 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 13027 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Selçuk Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 16/05/2014NUMARASI : 2014/20-2014/164Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira bedelinin tespiti davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kira bedelinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 01.02.2014 tarihinden itibaren yıllık kira bedelinin brüt 20.000 TL olarak tespitine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davaya konu kiralananın 1992 yılında H.. D..'a, o vefat ettikten sonra kardeşi H..'e H..rahatsızlanınca da 2010 yılından itibaren oğlu olan davalı D.. D..'a kiralandığı, bu tarihten itibaren davalının yıllık olarak yenilenen ve kira parası belirlenen sözleşmelerle kiracılık ilişkisinin devam ettirildiği, davaya konu kiralananın tapuda meşelik ve zeytinlik deliceliği ile merası olan tarla vasfında kayıtlı olup hayvan otlatması için davalıya kiralandığı anlaşılmaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 13.05.1994 gün ve 1994/3-174-336 sayılı kararında da kabul edildiği gibi, dava konusu taşınmazın niteliği, olayda Borçlar Kanunu'nun mu yoksa 6570 Sayılı Yasa'nın mı (TBK 339 ve devamı) uygulanacağı yönünden önem taşımaktadır. Öncelikle belirtmek gerekir ki; kira parası, Borçlar Kanunu'nun 248. (TBK 299) maddesinde yer alan, kira akdinin esaslı unsurlarındandır. Yine, kiralananan taşınmazın, niteliği itibarı ile 6570 sayılı Yasanın (TBK 339 ve devamı) uygulama alanı içinde bulunması durumunda asıl olan, kira müddetinin sonunda da kira akdinin devam etmesidir. Ancak, kira parasına ilişkin olarak, tarafların ihtilafa düşmeleri halinde sözleşmede doğan bu boşluk, 18/11/1964 tarih 2/4 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı uyarınca hâkim tarafından doldurulur. Borçlar Kanununa tabi olan yerlerde ise, akit kural olarak sözleşmede öngörülen süre hitamında sona erer ve mecurun kira parası hakkında taraflar arasında anlaşmazlık bulunması durumunda kira akdinin asli unsurlarından olan kira bedeli konusundaki uyuşmazlık nedeniyle, artık devam eden bir kira sözleşmesinin varlığından sözetme olanağı yoktur. Ortada devam ettiğinden söz edilebilecek bir kira akdi bulunmadığına göre musakkaf olmayan kiralananlara yönelik açılan kira tespit davasında görev genel kurala göre belirlenir. Mahkemece taşınmazın niteliğinin tarla olması nedeniyle TBK'nun 344. maddesinin uygulanma ihtimalinin bulunmadığı, uyuşmazlığın ecrimisil hükümlerine göre çözülmesi gerektiği kabul edildiği halde Hukuk Genel Kurulunun ilgili kararında da belirtildiği üzeredava değeri gözetilerek davaya Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 22/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.