Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1378 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 9852 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : İtirazın iptaliMahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kira alacağının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, dava dilekçesinde, dava konusu kiralananı 13.3.2007 tarihinde iktisap ettiğini, davalı ile bu tarihte sözlü kira sözleşmesi yapıldığını, ancak kira bedellerinin ödenmediğini ileri sürerek, itirazın iptaline ve icra inkâr tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı itirazında ve savunmasında, davacı ile aralarında kira sözleşmesi olmadığını, kiralananı Enis Öcal’dan kiraladığını ve kira bedellerini ...’a, o ölünce de eşine elden ödediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.Kural olarak kira sözleşmesi yazılı şekle bağlı değildir. Sözlü olarak yapılabileceği gibi yazılı olarak da yapılabilir. Ancak, kira ilişkisinin kanıtlanması açısından yazılı olarak yapılmasında yarar vardır. Sözlü olarak yapılan kira sözleşmesinin varlığı ve kira bedeli gibi diğer koşulları davacı tarafından kanıtlanması gerekir. Kira bedelinin ödendiğinin kanıtlanması ise davalıya aittir.Olayımıza gelince; davacı sözlü kira sözleşmesine dayanmış, davalı ise buna karşı çıkmıştır. Bu durumda, kiracılık ilişkisinin varlığı ve koşulları, kiralananın bir yıllık kira miktarı gözönünde bulundurulduğunda, 6100 Sayılı HMK.nun 200. maddesine göre tanıkla kanıtlanamaz. Ne var ki, davacı dava dilekçesindeki delilleri arasında "ve diğer deliller" demekle, yemin deliline de dayandığının kabulü gerekir. Bu durumda, kira ilişkisine ilişkin davacının davalıya yemin teklif etme hakkı bulunduğu hatırlatılarak, bu hakkını kullanmak istemesi halinde varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA ve bozma nedenine göre de davcının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 31/01/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.