MAHKEMESİ : Bursa 6. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 15/07/2014NUMARASI : 2014/387-2014/545İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında hor kullanım sonucu kiralananda meydana gelen zararın tazmini,tespit dosya masrafı ile kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalı borçlunun yasal süresinde itiraz etmesi nedeni ile davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması takibin devamı isteminde bulunmuştur. Mahkemece alacak yargılamayı gerektirdiğinden davanın reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre, temyiz eden davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacının kira alacağına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Takibe dayanak teşkil eden ve karara esas alınan 01.01.2012 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı alacaklı 10.10.2013 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2013 Mayıs ayı ila Aralık ayı arasına ait kira bedellerinin tahsilini talep etmektedir. Bursa 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/64 D.iş sayılı 16.06.2013 günlü kararıyla dava konusu taşınmaza ait anahtarların teslimi için tevdi mahalli tayin edilmiş,anılan hüküm davacı alacaklıya 05.08.2013 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bu durumda taşınmazın 05.08.2013 tarihinde tahliye edildiği kabul edilmelidir. Davalı borçlu ödeme emrine itirazında kira miktarına ve kira ilişkisine itiraz etmediğine göre, tahliye tarihine kadar olan kira alacağına dair uyuşmazlığın hallinin yargılamayı gerektireceği düşünülemez. Mahkemece, tahliye tarihine kadar doğan kira alacağı yönünden işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kira alacağının tamamı yönünden de alacağın yargılamayı gerektireceğinden bahisle davanın tümden reddine karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın alacağa ilişkin kısmının BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 08.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.