Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 13395 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 10437 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Adana 4. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/05/2014NUMARASI : 2012/12-2014/689Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira bedelinin tespiti davasına dair karar, davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Uyuşmazlık, yıllık 50.000 USD +KDV olarak ödenen kira parasının 01/02/2012 tarihinden itibaren yıllık 200.000 USD olarak tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi üzerine, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili dava dilekçesinde Dava konusu işyerinin dava dışı, önceki malik tarafından 01/02/2000 tarihinde yıllık 25.000 USD+KDV karşılığı davalı bankaya 10 yıllığına kiraya verildiğini, davacıların ise taşınmazı 15/01/2007 tarihinde satın aldıklarını, sözleşmede belirlenen kira bedeli düşük olduğundan 2007 yılında kira uyarlama davası açtıklarını, ve 01/02/2007 tarihinden itibaren 50.000 USD++KDV olarak uyarlanmasına karar verildiğini, sonrasında 10 yıllık kira süresi dolduktan sonra mecurun bulunduğu yerin değer kazandığını belirterek, dava konusu taşınmazın kira bedelinin 01/02/2012'den başlayan yeni dönemde yıllık 200.000 USD olarak tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davacıların kira bedelinin uyarlanması istemi ile dava açtıklarını davanın halen derdest olduğunu, kira bedelinin uyarlanması davası devam ederken işbu davanın açılmasında davacıların hukuki menfaatleri bulunmadığını, davacıların talep ettiği miktarın fahiş olduğunu, belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; uyarlama kararında belirlenen kira bedelinin, 01/02/2012 tarihinde başlayan yeni kira dönemi için de geçerli olacağından davacıların tesbit davası ile istedikleri sonuca, uyarlama davası sonucunda ulaştıklarının kabulü gerektiğinden bahisle , davanın hukuki yarar bulunmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar arasında; 01/02/2000 başlangıç tarihli 10 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede artış şartı kararlaştırılmamıştır. Şartlar değişmediği ve özel nedenlerin varlığı iddia ve ispat edilmediği sürece, kira sözleşmesinde olağan rayice uygun olarak kararlaştırılan kira parasına, Toptan Eşya Fiyat Endeksinin (%65 ile sınırlı olarak) 3 yıl için (ard arda 3 defa) artırımı esas alınarak bulunacak kira parasının o dönemin hak ve nesafet kurallarına uygun ve aşırı olmayan bir kira parası olduğu ilke olarak kabul edilmeli ve ona göre uygulama yapılmalıdır. Üç yıldan sonra ise, taşınmazın boş olarak yeniden kiralanması halinde getirebileceği kira parası bilirkişi marifetiyle belirlenerek, Mahkemece bu miktar gözönünde bulundurulup hak ve nesafete uygun aşırı olmayan bir kira parası takdir edilmelidir. Kiralananın yıllık kira bedelinin 01/02/2007 tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde 50.000 USD + KDV olarak uyarlanmasına karar verilmiş ve bu kararın 09/09/2013 tarihinde kesinleşmiş olması 01/02/2012 tarihinde başlayan dönem için kira bedelinin tespiti davası açılmasına engel olmaz. Bu nedenle mahkemece işin esasının incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 03.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.