Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 12461 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 10736 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Ankara 5. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 29/05/2014NUMARASI : 2013/718-2014/786Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira bedelinin tespiti davasına dair karar, davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kira bedelinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 01.06.2013 tarihinden itibaren aylık kiranın 2 nolu bölüm için 632,34-TL, 4 nolu bölüm için 632,34-TL, 8 nolu bölüm için 737,73-TL, 9 nolu bölüm için 579,65-TL olarak tespitine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili, davalının uzun yıllardır müvekkilinin kiracısı olduğunu, en son 01.06.2012 tarihinde 2 ve 4 nolu bölümlere ilişkin, 01.08.2012 tarihinde de 8 ve 9 nolu bölümlere ilişkin sözleşme yapılarak aylık kira bedelinin 2 nolu bölüm için 600-TL, 4 nolu bölüm için 600-TL, 8 nolu bölüm için 700-TL ve 9 nolu bölüm için 550-TL belirlenmiş olduğunu, sözleşmelerde TEFE-TÜFE ortalamasına göre artış şartı öngörülmesine rağmen artış koşuluna dahi uyulmayarak 05.06.2013 tarihinde aylık kiranın 2 nolu bölüm için 635-TL, 4 nolu bölüm için 635-TL, 8 nolu bölüm için 740-TL, 9 nolu bölüm için 580-TL ödendiğini, ödenen kira bedelinin emsallerinin altında kaldığını, 01.06.2013 tarihinden itibaren aylık kiranın 2 nolu bölüm için 900-TL, 4, 8 ve 9 nolu bölümler için ise 1.000’ er TL olarak tespitini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; uzun yıllardır kiracı olduğunu, binada yapılacak tadilatların yapılma aşamasında karşılıklı anlaşılarak 01.06.2012 ve 01.08.2012 tarihlerinde yeni sözleşmeler imzalandığını, sözleşmelerde kira artışının TEFE-TÜFE ortalaması olarak kararlaştırıldığını, davacıların kötüniyetli olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, kira sözleşmelerinde artış şartı olduğu ve henüz 3 yıllık sürenin dolmadığı ve uyarlama koşullarının oluşmadığı gözetilerek TEFE-TÜFE ortalamasına göre bilirkişi tarafından hesaplanan oranlar doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Davacı taraf davalının eski kiracı olduğunu, 2012 yılında yapılan sözleşmelerin rayici yansıtmadığını ileri sürmüştür. O halde mahkemece yapılacak iş; 2012 yılında yapılan sözleşmelerin rayici yansıtıp yansıtmadığı, usulüne uygun toplanacak emsallerle birlikte mahallinde yapılacak keşifle belirlenmelidir. Şayet 2012 yılında yapılan sözleşmeler yapıldığı tarihteki rayici yansıtmıyorsa sözleşmenin eski tarihli olması ve öncesinde mahkemece kira parasının tespitinin yapılmamasına göre sözleşmenin başından itibaren geçen süre gözetilerek hak ve nesafete göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Ayrıca; mahkemece davalının dava konusu taşınmazlar için 2012 yılı için kabul ettiği ve ödediği miktarlardan daha az kira bedeline hükmedilmesi de doğru değildir.Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 13/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.