MAHKEMESİ : İstanbul 8. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 30/09/2014NUMARASI : 2013/159-2014/626Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat davasına dair karar, davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kiraya veren tarafından açılan maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacılar vekili, dava dilekçesinde; taraflar arasında 01/05/2011 tarihli kira sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşmeye göre boş arsa olarak kiralanan taşınmazın kenarlarının davalı tarafından tahta travers ile çevrilmiş ve arsanın çimlendirilmiş olduğunu, bunların sözleşmenin 4. maddesi gereği tahliye anında bırakılması gerektiğini, taşınmazın 31.07.2012 tarihinde tahliye edildiğini ancak taşınmazın harap bir şekilde bırakıldığını, arsada bulunan ağaç traverslerin ve ahşap bahçe çiti ile çevrilmiş 15 m2 kafes şeklinde demir telin ve lambrilerin söküldüğünü, daha önce çimlendirilmiş toprağın bozulduğunu, İstanbul 19. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2012/91 D.İş sayılı dosyası ile yaptırdığı tespitte 19.000-TL maddi zarar tespit edildiğini, gönderilen ihtarnameye rağmen giderilmeyen 19.000-TL maddi tazminatın, 31.07.2012 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili ise; şikayet üzerine Boğaziçi İmar Müdürlüğünce, taşınmaza yapılan tel kafes v.s. tüm eşyanın ve sonradan yapılan her imalatın kaldırılmasını, taşınmazın eski hale getirilmesini, aksi halde ceza uygulanacağını bildirmesi üzerine yapılan tel kafeslerin ve imalatların ortadan kaldırıldığını, böylece kendisini ve mal sahibini ceza almaktan kurtardığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davalının söz konusu eklentileri kaldırarak davacıyı ve kendisini idare para cezası almaktan kurtardığını, bu durumda davacının davasının yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Taraflar arasında 01/05/2011 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. sözleşmenin Hususi Şartlar başlıklı 4. maddesinde; taşınmaza yapılacak her türlü tadilat masraflarının kiracıya ait olacağı ve mal sahibinden herhangi bir bedel talep edilemeyeceği, tahliye halinde de arsanın dış sınır ölçülerini belirlemek amacıyla çit ile yapılan arsanın çevreleme işlemi sökülmeden sağlam şekilde mal sahibine bırakılacağı ve yine yapılan her türlü tadilatın mal sahibine sağlam şekilde teslim edileceği belirtilmiştir. Dosya içerisinde mevcut Boğaziçi İmar Müdürlüğünün 18.09.2013 tarihli yazısında; şikayet üzerine yapılan tespit sonrası tel çit ve duvar ile çevrilen dava konusu yere izinsiz ve ruhsata aykırı yapı yapılarak çay ocağı olarak kullanıldığının belirlendiğini, yapılan şifahi uyarı sonrası şikayete konu çay ocağının ilgilisince söküldüğünün tespit edildiğini, bu nedenle de yıkım işlemi yapılmadığının, imar yönetmeliğince parsellerin çit, tahta, travers vs ile çevrilmesinin ruhsata tabi olmadığının bildirildiği görülmüştür. Her ne kadar hükme esas alınan bilirkişi raporunda; 2863 sayılı yasanın 9. maddesine göre. sit alanında kalan arazinin doldurularak tesviye edilmesinin (doğal yapının bozulmasının) inşaî ve fizikî müdahale niteliğinde olduğu, bunun için Kuruldan ve Belediyeden izin alınmadığının anlaşıldığı; Arazide dolgu yapılması nedeni ile traverslerin teşkil edildiği, dolgunun yasal olmadığı, dolayısı ile traverslere gerek olmadığı; Traverslerin ve dolgunun kaldırılmasının, traversler üzerinde arsayı çevreleyen ahşap çitin ve dolgu zemini üzerinde çimin, korunmasına imkan vermeyeceğinden bunların da (çim ve ahşap çit) kaldırılması sonucunu doğurduğu; dava konusu yerde. 07/08/2012 tarih, 5974 sayılı İmar Durumu Belgesine göre, tespite konu tüm imalatların, Kurul ve Belediye izni alınarak yapılabileceği, izin alınmadan yapıldığından tüm imalatların kaldırılmasının gerektiği, bildirilmiş ise de; dava konusu yere ilişkin mevcut durumun ortadan kaldırılması konusunda idarenin kesinleşmiş bir yıkım kararı bulunmamaktadır. Ayrıca taşınmazda mevcut olan ruhsata aykırı yapı nedeniyle verilecek ceza kiraya vereni ilgilendiren bir husus olup, kiracı tarafından sözleşme gereği yapılmış olan ve taşınmazda bırakılması kararlaştırılan arsanın dış sınır ölçülerini belirlemek amacıyla çit ile yapılan çevreleme işleminin sökülerek taşınmazın sözleşmeye aykırı olarak teslim edilmesi usule uygun değildir. Mahkemece bu husus gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda (2) No'lu bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine 10/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.