Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10482 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 2908 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 21/06/2013NUMARASI : 2009/676-2013/295Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş ancak miktar itibariyle duruşmaya tabi olmadığından duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava kiracı tarafından açılan sözleşmeye aykırılık nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, taraflar arasında 01.04.1998 başlangıç tarihli kira sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme uyarınca davalı kurumun kendi mamülleri olan dondurma ve süt ürünlerinin müvekkil şirkete kiraladığı satış yerinde satmasına izin verdiğini, sözleşmenin 8.maddesi gereğince davalı kurumun tüm mamullerini müvekkiline başbayiine verdiği fiyattan satacağını kabul ettiğini, ancak davalı kurumun müvekkiline sattığı ürünleri başbayiye verdiği fabrika satış fiyatından değilde bu fiyatın çok üzerinde bir bedelle sattığını, bu nedenle müvekkilinin zarara uğradığını, müvekkili şirket tarafından davalı kurum aleyhine kira sözleşmesinin 8.maddesini yerine getirmek ve mamullerin daha yüksek fiyattan satın alınması dolayısıyla uğranılan zararın tanzimi maksadıyla Ankara 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2006/196 Esas sayılı dosyasından dava açıldığını, yapılan yargılama sonucunda müvekkili şirketin 01.04.2005 tarihine kadar olan zararlarını davalı kurumdan tahsil etiğini beyanla davacı şirketin 01.04.2005 tarihinden buyana dondurma ürünlerinde 25.000,00 TL diğer tüm süt ürünlerinde 25.000,00 TL olmak üzere toplam 50.000,00 TL zarara uğradığını ileri sürerek ticari faiz ile birlikte davalı kurumdan tahsilini talep etmiştir. Davacı vekili, 14.05.2013 harç tarihli ıslah dilekçesinde, davalının haksız ve hukuka aykırı olarak sözleşmeye aykırı davranışı nedeni ile davacının bayilerden perakende fiyatından satın almak zorunda kaldığı ürünler için oluşan zarar nedeni ile 50.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili taleplerin zamanaşımına uğradığını, önceki davada sözleşmenin 8. maddesinin hangi tarihten itibaren uygulanacağının belli olmadığını, ıslah talebi üzerine ise davacının başka bayilerden alışveriş yapmasının kendi tercihi olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece ıslah talebi dikkate alınarak davacının ıslah ile davanın hukuki sebebini değiştirdiğini, zarar talebinin başka firmalardan alınan ürünler nedeniyle fiyat farkı talebi olduğu, davalının davacıya mal satmaktan kaçındığını ispat edemediğini, kendi tercihi ile üçüncü şahıslardan mal aldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında imzalanan 01.04.1998 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesinin varlığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin 8.maddesinde Çiftliğin tüm mamulleri kiracıya fabrikaların başbayiye veriş fiyatından vereceğine ilişkin düzenleme bulunmaktadır. Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi' nin 2006/196 Esas sayılı dosyasının incelenmesinden davacı kiracının, davalıdan başbayilere verilen fiyattan daha yüksek fiyatla mal alması nedeniyle dava tarihine kadar olan zararı için talepte bulunduğu, Mahkemece Ankara baş bayilerine verilen fiyattan daha yüksek bedelle mal satılması nedeniyle sözleşmenin 8.maddesinin uygulanmasına, 7.826,94 TL nin tahsiline karar verilmiştir. Karar esas yönünden 05.02.2009 tarihinde onanarak kesinleşmiştir. Taraflar arasındaki sözleşmenin 8. maddesi yürürlükte olup, davacının 14.05.2013 harç tarihli ıslah dilekçesi ile açıkladığı husus zararın tespitine yönelik olup, mahkemece kesinleşen önceki ilam dikkate alınarak davacının Atatürk Orman Çiftliği' nden indirimsiz olarak alabileceği ürün bedeli tespit edilerek sonucuna göre davacının zararı belirlenmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 26/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.