MAHKEMESİ : İstanbul 9. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 04/06/2015NUMARASI : 2015/272-2015/512İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalılar vekili tarafından temyiz olunmuştur.Takibe esas alınan ve karara dayanak teşkil edilen 01.02.2014 başlangıç tarihli ve iki yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı bu kira sözleşmesine dayanarak 30.01.2015 tarihinde başlattığı icra takibinde aylık 3.000 Amerikan Dolarından 2014 yılı Kasım, Aralık, 2015 yılı Ocak ayları arası kira bedellerinin tahsilini istemiştir. Borçlular borcu olmadığından bahisle takibe itiraz etmiş, yargılama sırasında; taşınmazın notere anahtar teslimi yapılarak tahliye edildiğini savunmuştur. Kiralananın davalı tarafından tahliye edildiğinin kabul edilebilmesi için, kiralananın boşaltılarak, anahtarın kiralayana usulüne uygun olarak teslim edilmesi zorunludur. Kiralananın anahtarının usulüne uygun şekilde kiralayan davacıya teslim edildiğini kanıtlama yükümlülüğü davalı kiracıya aittir. Kiralayanın anahtarı almaktan kaçınması halinde kiracının tevdi mahalli tayini isteyip tayin edilecek yere ya da notere anahtarı teslim etmesi gerekir. Anahtar teslim edilmediği sürece kiralananın kiracının işgalinde olduğunun ve kiracının usulünce anahtarın teslim edildiği tarihe kadar olan kira paralarından sorumlu olacağının kabulü gerekir. Anahtar teslimi hukuki bir işlem olup, bunun ancak kesin delille kanıtlanması gerekir. Davalı tarafından dosyaya sunulan Beşiktaş 6. Noterliği'nin 03.11.2014 tarihli anahtar teslim tutanağına göre, anahtarın notere tevdi edildiği anlaşılmakta ancak davacı kiraya verene yapılan tebligat şerhi dosyada bulunmamaktadır. Mahkemece anahtarın notere teslim edildiğine ilişkin tebligatın davacı alacaklıya hangi tarihte tebliğ edildiği tespit edilerek ona göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Karar bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 26.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.