Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10432 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13854 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Ankara Batı 1. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 25/09/2014NUMARASI : 2011/1494-2014/1220Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı hor kullanma nedeniyle tazminat davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, hor kullanımdan kaynaklanan tazminatın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı dava dilekçesinde, 01.05.2000 başlangıç tarihli 10 yıl süreli kira sözleşmesi ile kendisine ait boş arsayı oto-gaz ve akaryakıt istasyonu ve bakım servisi amacıyla kullanılmak üzere davalıya kiraya verdiğini, sözleşmenin hususi şartlar bölümünde yer alan 2. maddesi uyarınca süre sonunda kiracının kiralanan taşınmazı kendisinin oto-gaz ve yakıt satışı için sonradan kurduğu tesislerle birlikte her türlü muhdesat dahil olmak üzere mal sahibinden hiçbir bedel talep etmeksizin tahliye ve teslim edeceğinin kararlaştırıldığını ancak davalının tesis ve makineleri söküp götürdüğü gibi binaları metruk halde bıraktığını belirterek 12.04.2011 tarih ve 2011/43D. İş sayılı dosyada hor kullanım nedeniyle tespit edilen tazminat ile tamir süresi nedeniyle uğranılan gelir kaybı zararının tahsilini istemiştir. Davalı cevap dilekçesi ile, dava dışı .... ... AŞ ile oto-gaz bayii sözleşmesi yapıldığını, buna göre şirkete ait demirbaş eşya ve tesislerin ariyet sözleşmesi uyarınca kullanıldığını ve süre sonunda iade edildiğini, hor kullanım söz konusu olmayıp normal kullanım sonucu yıpranmalar olduğunu belirterek yersiz açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile hor kullanım nedeniyle inşaat yönünden yapılması gereken imalatlar için 21.007 TL, Makine ve tesisler yönünden yapılacak imalatlar için 46.475 TL, Elektrik tesisatı için 27.896 TL ve gelir kaybı için 28.110 TL olmak üzere toplam 123.489 TL’nin tahsiline karar verilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına göre davacının tüm temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalının saha beton, elektrik tesisatı, seramik kaplama ve elektrik odası yapımına yönelik temyizine gelince; taraflar arasında 01.05.2000 başlangıç tarihli 10 yıl süreli kira sözleşmesi ve kiralananın 6.4.2011 tarihinde tahliye edildiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Dosya kapsamından, davacının kendisine ait boş arsayı oto-gaz ve akaryakıt istasyonu ve bakım servisi amacıyla kullanılmak üzere davalıya kiraya verdiği, sözleşmenin hususi şartlar bölümünde yer alan 2. maddesi uyarınca süre sonunda kiracının kiralanan taşınmazı kendisinin oto-gaz ve yakıt satışı için sonradan kurduğu tesislerle birlikte her türlü muhdesat dahil olmak üzere mal sahibinden hiçbir bedel talep etmeksizin tahliye ve teslim edeceğinin kararlaştırıldığı, kiralananın 6.4.2011 tarihinde tahliye edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda yıpranma durumu gözetilerek hor kullanımın olup olmadığı belirlenmiş, oto-gaz ve akaryakıt istasyonuna saha beton atılması, kırık olduğu tespit edilen kısımlar için seramik kaplama, elektrik odası yapımı ve elektrik tesisatı işi için yapılması gereken imalatlar serbest piyasa rayici gözetilerek tespit edilmiş tespit edilen zarardan yıpranma nedeniyle herhangi bir indirim yapılmamıştır. 6098 sayılı T.B.K.nun 316.(B.K.nun 256) maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı tam bir özenle kullanmak ve aynı kanunun 334.(B.K.nun 266) maddesi gereğince sözleşme sonunda aldığı hali ile kiralayana teslim etmekle yükümlüdür. Ancak kiracı sözleşmeye uygun olağan kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu olmayıp münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumludur. Davalının kiralananı kullandığı süre ve kullanma amacı gözetildiğinde olağan kullanımdan kaynaklanan yıpranma ve eskimelerin olacağı kuşkusuzdur. O halde mahkemece alınacak bilirkişi raporu ile açıklanan kalemler yönünden hor kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasar belirlendikten sonra kullanım süresi ile orantılı olarak yıpranma payının hesap edilip belirlenen zarar tutarından düşülmesi gerekir. Mahkemece gerçek zararın belirtilen şekilde tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak karar verilmesi hatalı olmuştur. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda (2) no’lu bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı HMK. ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek HUMK. nın 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 26/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.