Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10170 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6328 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : İskenderun 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 03/03/2015NUMARASI : 2013/307-2015/193Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar arasında 08/07/2010 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede aylık kira bedelinin 1.750,00 TL olduğu, kira bedelinin 1. Aydan sonra 5 aylık peşin ödeneceği kararlaştırılmıştır. Davacı kiralayan tarafından 27/08/2010 tarihinde başlatılan icra takibinde 2010 yılı Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım, Aralık aylarına ait kira alacakları toplamı 8.750,00 TL alacağın tahsili talep edilmiş, ödeme emrinin tebliği üzerine davalı vekili; Evin tuvaletinin kullanılamadığını, asansörün çalışmadığını, kiralananın tahliye edildiğini anahtarın ev sahibine verildiğini belirterek takibe itiraz etmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde davalıya 17.08.2010 tarihinde ihtarname tebliğ edildiğini, bu ihtarname üzerine kiralananın boşaltıldığını, erken tahliye nedeni ile kazanç kaybına uğradığını, sözleşme gereğince kira alacağının muaccel hale geldiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı vekili ise 1 aylık kira bedelinin peşin ödendiğini, ancak davacının alt kata sızan sular nedeni ile kiralananın tuvaletinin kullanılmamasını istediğini, asansörün sık sık arıza yaptığını, davacının kiralananın tahliyesini istemesi üzerine müvekkilinin konutu tahliye ederek anahtarı davacının damadına verdiğini, davacıya hiçbir borcu olmadığını, belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulü ile itirazın iptaline ve asıl alacağın %40 ı oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine dair verilen ilk kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce bozulmuş olup bozma ilamında, kiralananın hangi tarihte tahliye edildiğinin tespiti ile davalının tahliye tarihine kadar olan kira alacağı ve tahliye tarihinden sonra ise taşınmazın aynı şartlarda ne kadar süre içinde kiraya verileceği belirlenerek belirlenen makul süre kirası ile de sorumlu tutulması gereğine işaret edilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sırasında davacı vekili tahliye tarihinin 17.08.2010 tarihi olduğunu bildirmiştir. Mahkemece kiralananın tahliye edildiği tarihin 17.08.2010 tarihi olduğu, takdiren ve vicdanen taşınmazın 1,5 aylık sürede kiraya verilebileceği belirtilerek itirazın kısmen iptali ile takibin 1,5 aylık kira bedeli 2.625,00 TL üzerinden devamına karar verilmiştir. Dairemiz bozma ilamında da belirtildiği üzere; Kiralananın erken tahliyesi halinde kural olarak kiracı kira süresinin sonuna kadarki kira bedelinden sorumlu olup kiralayanın da tahliye edilen taşınmazın yeniden kiraya verilmesi hususunda gayret göstererek zararın artmasını önlemesi için kendine düşen yükümlülüğü yerine getirmesi gerekir. Bu halde davacının zararı tahliye tarihinden kiralananın aynı koşullarla yeniden kiraya verilebileceği tarihe kadar boş kaldığı süreye ilişkin kira bedelinden ibarettir. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş olmasına rağmen bozma kapsamına uygun araştırma ve inceleme yapılmamıştır. Davalı kiracı, taşınmazın tahliye edilip anahtarın teslim edildiği tarihe kadar kira bedellerinden, anahtarın tesliminden sonra da TBK.nun 325.maddesine göre aynı şartlarda ne kadar sürede kiraya verilebileceği belirlenen makul süre kira bedelinden sorumludur. Mahkemece mahallinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle keşif yapılarak dava konusu yerin aynı şartlarda ne kadar sürede kiraya verilebileceği hususunda denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli bilirkişi raporu alındıktan sonra, tahliye tarihi olan 17.08.2010 tarihine kadar kira alacağı ile tahliye tarihinden sonraki talep yönünden, belirlenen makul süre kira alacağı bakımından itirazın iptaline karar verilmesi gerekirken, icra takibine konu edilen 2010 yılı Ağustos ayı kira alacağının tahliye tarihine kadar olan kısmı gözardı edilmek suretiyle, makul süre yönünden ise mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmaksızın yazılı şekilde belirlenen 1,5 aylık kira alacağı bakımından davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 20/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.