Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10042 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6743 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 7. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 26/02/2015NUMARASI : 2014/393-2015/170Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kiracılığın tespiti davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, kiracılığın tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili dava dilekçesinde, yapılan kantin kiralama ihalesi sonucunda taraflar arasında 26/07/2013 tarihli, 3 yıl süreli kira sözleşmesinin düzenlendiğini, bu müvekkilinin bu tarihten itibaren dava konusu kantini işlettiğini ve kiralarını düzenli olarak ödediğini, müvekkiline 30/05/2014 tarihinde tahliye yazısı tebliğ edildiğini belirterek kira sözleşmesinin geçerli olduğu, kira ilişkisinin ve müvekkilinin kiracılık sıfatının devam ettiğinin tespitine karar verilmesi talep etmiştir. Davalı vekili, dava konusu kantinin 2886 Sayılı Devlet İhale Kanununun 45.maddesine göre açık teklif usulüyle 11/07/2013 tarihinde yapılan ihale sonucunda davacıya ihale edildiğini ancak dava dışı üçüncü kişinin ihalenin iptali için açtığı davada yürütmeyi durdurma kararı verildiğini, bunun üzerine davacının kiralananı tahliye etmesi için tebligat yapıldığını, kira sözleşmesinin İYUK 28/1 md hükmüne istinaden askıya alınmış olup sözleşmenin geçerliliğini yitirdiğini, tahliyeye ilişkin bildirimin yasaya uygun şekilde yapıldığını, yürütmeyi durdurma kararının idareye 05/03/2014 tarihinde tebliğ edildiğini, yürütmeyi durdurma kararı gereğince 30 gün içinde işlem yapılması gerektiğinden taşınmazın tahliye işlemlerine başladığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmenin dava tarihi ile sona ermediği, sözleşmenin dayanağını oluşturan ihalenin yürütmesinin durdurulduğu, yürütmeyi durdurma kararlarını idarenin yasa gereğince uygulama zorunluluğu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davada dayanılan, 26/07/2013 tarihli, üç yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Mahkemece, sözleşmenin dayanağını oluşturan ihalenin yürütmesinin durdurulduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de bir kira sözleşmesinin feshi, mahkeme kararı, tarafların birbirine uygun fesih bildirimi veya kiralananın yok olması ile mümkündür. İhalenin yürütmesinin durdurulmasına karar verilmesi doğrudan sözleşmenin ortadan kaldırılması sonucunu doğurmaz. Bu nedenle davacının kiracılık sıfatının tespitine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde red kararı verilmesi doğru görülmemiştir.Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ;Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 18.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.