Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9059 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 6648 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiSUÇ : İhmali davranışla görevi kötüye kullanmaHÜKÜM : BeraatMahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi; Suçtan zarar gören ve kovuşturma aşamasında katılma talebinde bulunan ancak bu konuda bir karar verilmeyen müştekilerin katılma talebinin CMK'nın 237/2, 260. maddelerinin verdiği yetkiye dayanılarak kabulüne karar verildikten sonra gereği düşünüldü:Anayasanın 141, 5271 sayılı CMK'nın 34, 230 ve 289/1-g maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının; herkesi tatmin edecek, Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde olması, Yargıtayın gerekçelerde tutarlılık denetimi yapması ve bu açılardan mantıksal ve hukuksal bütünlüğünün sağlanması için kararın dayandığı tüm verilerin ve değerlendirmelerin açık olarak gerekçeye yansıtılması ilkelerine uyulması gerektiği halde yeterli gerekçe gösterilmeden karar verilmesi, ... Polis Merkezinde görevli sanıkların, 28/06/2009 tarihinde gerçekleşen tehdit ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması olayı ile ilgili yürütülen tahkikat aşamasında teşhis işlemleri yaptırıldığı sırada taraflar arasındaki husumet ve müştekilerin can güvenliği olmadığından güvenlik önlemi alınması yönündeki talepler bildirilmesine rağmen gerekli önlemleri almayarak ...'in karakol bahçesinde bulunan...'ı öldürmesine neden olarak görevi ihmal suçunu işledikleri iddiası ile yapılan yargılamada; sanıkların önlemlerin alındığı ancak olayın engellenemediğine yönelik savunmaları, müştekilerin ise polis memurlarına can güvenlikleri olmadığı konusunda bilgi vererek güvenlik önlemlerinin arttırılması taleplerinin önemsenmediği şeklindeki beyanları karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkarılması bakımından olay tarihinde polis merkezinde görev yapan personellerin kimliklerinin tespiti ile tanık sıfatıyla beyanlarının alınmasından ve idari soruşturma aşamasında ifadeleri bulunan ...'in de tanık olarak dinlenmesinden sonra hasıl olacak sonuca göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde beraat hükümleri kurulması, Kanuna aykırı, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.