MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Görevi yaptırmamak için direnme, mala zarar vermeHÜKÜM : Mahkumiyetİlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Sanık ...'nın 29/01/2013 tarihinde öldüğü UYAP sisteminden temin edilen güncel nüfus kaydından anlaşıldığından, 5237 sayılı TCK'nın 64 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca bir karar verilmesi lüzumu, bozmayı gerektirmiş, sanık ...'nın temyiz tarihi itibariyle itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322, 5237 sayılı TCK'nın 64/1 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan açılan kamu davasının sanığın ölümü sebebiyle DÜŞÜRÜLMESİNE,Sanıklar ... ve ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan verilen hükümlerin incelenmesinde,Sanıkların atılı suçu birden fazla kişi olarak birlikte ve yargı görevini yapan katılan avukata karşı işlediklerinin anlaşılması karşısında cezalarında TCK'nın 265/2 ve 265/3. maddeleri uyarınca arttırım yapılmayarak eksik ceza tayini karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, bu hükümlerin en lehe biçimde uygulanması durumunda sonuç ceza nazara alındığında bu cezanın hükmün açıklanmasının geri bırakılması sınırları dışında olduğu anlaşılmakla; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 04/03/2008 gün ve 2008/6-47, 2008/43 sayılı Kararında vurgulandığı gibi yanılgılı uygulama nedeniyle bir kez daha atıfet sağlanamayacağı, sanıklar hakkında CMK'nın 231. maddesinin uygulanamayacağı da nazara alınarak tebliğnamedeki CMK'nın 231. maddesinin uygulanmasına ilişkin bozma düşüncesine, ayrıca sanık ...'nın suç tarihi itibariyle 65 yaşından küçük olduğu anlaşıldığından tebliğnamede yaşı gözetilerek hakkında TCK'nın 50/3. maddesinin uygulanması gerektiği yönündeki düşünceye iştirak edilmemiştir.Delillerle iddia ve savunma duruşma göz önünde tutalarak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan yerinde görülmeyen sanıklar ... ve ...'nın temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükümlerin ONANMASINA,Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan verilen hükmün incelenmesinde ise,Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;TCK'nın 151. maddesi kapsamındaki atılı suçun şikayete tabi olup suç tarihine nazaran 5918 sayılı Yasa ile yapılan değişikliğin henüz yürürlükte bulunmaması karşısında borçlu ile sanık ... arasında uzlaşma hükümlerinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,Muhafaza işlemi yapılmakta olan eşyaya zarar verilmesi biçiminde gerçekleşen eylemde eşyanın kamu malı niteliğinde bulunmaması, bir başka anlatımla borçluya ait olma vasfını sürdürmesi, zarar verenin borçlunun annesi olması karşısında TCK'nın 167. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,Dava ile ilgisi bulunmayan TEDAŞ lehine vekalet ücretine hükmolunması,Kanuna aykırı, sanık ...'nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.