Tebliğname No : 5 - 2012/219436MAHKEMESİ : İslahiye Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 29/03/2012NUMARASI : 2010/120 Esas, 2012/616 KararSUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme (sanıklar Sebahattin ve Kemal hak.), tehdit (sanık Kenan hak.) Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Sanıkların direnme fiilini fikir ve eylem birliği içerisinde birden fazla kamu görevlisine karşı işlediği anlaşıldığı halde TCK'nın 43/2-1. maddesinin uygulanmaması karşı temyiz bulunmadığından bozma sebebi sayılmamıştır. Sanıklar K.. K.. ve K.. Ş.. haklarında verilen hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükümlerin ONANMASINA, Sanık S.. K.. hakkında verilen hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;Sanığın aşamalardaki anlatımlarında atılı suçlamayı kabul etmediği, mağdur polis memuru İ.. Ç..'ın olayın akabinde polis karakolunda alınan ilk ifadesinde kendisine vuranın sanıklardan Kenan olduğunu, kovuşturma aşamasında alınan ikinci ifadesinde olayın üzerinden uzun zaman geçtiği için hiç bir şey hatırlamadığını, daha önce ifade vermişse aynısını tekrar ettiğini, kafasına darbe alıp almadığını da hatırlamadığını, üçüncü ifadesinde ise olay çıkaran 6-7 kişilik gruba müdahale etmek isterken arkasından sert bir cisimle kafasına vurulduğunu, dönüp baktığında bu şahsın S.. K.. olduğunu ve kaçtığını gördüğünü beyan ettiği, alınan bu son ifadesinin olay tutanağı ile aynı doğrultuda olduğu, Sebahattin'i mağdur İsmail'e vururken gören bir kimsenin bulunmadığı hususları nazara alındığında, mağdur İsmail'in aşamalardaki çelişkili ve tereddütlü anlatımları ile soyut iddia dışında sanığın yüklenen suçu işlediğine dair, mahkumiyetine yeterli, kesin ve inandırıcı bir delilin bulunmadığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla; beraetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması, Kanuna aykırı ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 04/07/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.