Kasten öldürmeye teşebbüs suçundan sanık ... hakkında yapılan yargılama sırasında; İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi arasında oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi ve yargı yerinin belirlenmesi istemiyle gönderilen dosya Yargıtay C.Başsavcılığından tebliğname ile daireye verilmekle incelenerek gereği düşünüldü: 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleriyle Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 25 ve geçici 2. maddeleri uyarınca kurulan ve yargı çevreleri belirlenen bölge adliye mahkemelerinin tüm yurtta 20/07/2016 tarihinde göreve başladıkları, aynı Kanunun "Bölge adliye mahkemelerinin görevleri" başlıklı 33/1. maddesi uyarınca, bölge adliye mahkemelerinin, adli yargı ilk derece mahkemelerince verilen ve kesin olmayan hüküm ve kararlara karşı yapılacak başvuruları inceleyip karara bağlamak ile görevli oldukları, yine "Ceza dairelerinin görevleri" başlıklı 37/1. maddesi gereğince bölge adliye mahkemesi ceza dairelerinin, adli yargı ilk derece ceza mahkemelerince verilen ve kesin olmayan hüküm ve kararlara karşı yapılacak başvuruları inceleyip karara bağlamak ile görevli olduğu, Öte yandan, istinaf kanun yolunun 5271 sayılı CMK'nın Altıncı kitap ikinci bölümde düzenlendiği, üçüncü bölümde ise temyiz yasa yolunun düzenlendiği, CMK'nın 286/1. maddesindeki düzenlemeye göre, Bölge adliye mahkemesi ceza dairelerinin bozma dışında kalan hükümlerinin temyiz edilebileceği, bunun istisnalarının da maddenin devamında düzenlendiği, Somut uyuşmazlıkta; İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 25/10/2016 tarihli, 2014/210 Esas ve 2016/259 sayılı Kararı ile sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmüne karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 16/12/2016 tarih ve 2016/104-109 Esas ve Karar sayılı ilamıyla hükmün bozulmasına karar verilerek dava dosyasının yerel mahkemeye gönderildiği,İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/01/2017 tarih ve 2017/3-3 Esas ve Karar sayılı ilamı ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin bozma ilamının görevsizlik kararı vasfında olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilerek uyuşmazlığın çözümü için dava dosyası Yargıtay'a gönderilmiş ise de, hukuki manada bu kararın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin bozma kararına karşı direnme hükmü niteliğinde olduğu, ceza yargılamasında kıyas mümkün ise de, mer'i kanunlarda ilk derece mahkemesi ile bölge adliye mahkemesi arasında görev ihtilafı çıkabilecek bir hususun bulunmadığı, kaldı ki CMK'nın "Direnme yasağı" başlıklı 284. maddesi uyarınca, itiraz ve temyize ilişkin hükümler saklı kalmak üzere bölge adliye mahkemesi karar ve hükümlerine karşı direnilemeyeceği; bunlara karşı herhangi bir kanun yoluna gidilemeyeceği, bu itibarla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 16/12/2016 günlü bozma ilamının kesin ve bağlayıcı nitelikte, İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/01/2017 günlü görevsizlik kararının da yok hükmünde olduğu anlaşılmakla, ortada Yargıtay tarafından çözümü gereken bir görev uyuşmazlığı bulunmadığından incelenmeyen dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 20/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.