Tebliğname No : 2 - 2011/332439MAHKEMESİ : Bursa 6. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 20/04/2011NUMARASI : 2010/406 Esas, 2011/433 KararSUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Sanığın arkadaşı M.. K.. ile birlikte kasksız olarak motosiklet kullandığının 77-88 no'lu ekip tarafından seyir halinde iken görülmesi nedeniyle durdurulduğu, 54-69 no'lu trafik ekibinin çağrıldığı, yapılan denetimde alkollü olduğu, yetersiz ehliyetle motosiklet kullandığı ve trafik sigortasının bulunmadığının tespit edilmesi üzerine aracın trafikten men edilmesi amacıyla çekici çağrıldığı, otopark çalışanları O.. Ö.. ve S.. K..'nın polis memuru Y.. L..'ın yardımıyla motosikleti çekiciye yerleştirecekleri sırada sanığın karşı çıktığı, görevlilere direndiği kabul edilerek mahkumiyet kararı verilmiş ise de; TCK'nın 265. maddesinde "görevi yaptırmamak için direnme" başlığıyla "seçimlik hareketli" ve "amaçlı bir fiil" olarak düzenlenen ve görevin yapılmasını önleme maksadıyla kamu görevlisine karşı gelinmesi eylemleri cezalandırılan suç tipinde; hareketin "cebir veya tehdit" şeklindeki icrai davranışlarla işlenebileceğinin öngörüldüğü ve belirtilen tipik hareketleri içermeyen pasif direnme fiillerinin bu suçu oluşturmayacağı göz önüne alındığında; Soruşturma evresinde kolluk görevlilerince bilgisine başvurulan O.. Ö.. ve S..K.. ile dosya kapsamından olay yerinde bulunduğu anlaşılan M.. K..'nun dinlenip görevlilere karşı görevin yapılmaması için gerçekleştirdiği cebir veya tehdit eylemlerinin nelerden ibaret olduğu ve sanığa yönelik eylemlerde TCK'nın 29/1. maddesinin uygulanma şartlarının bulunup bulunmadığı karar yerinde tartışılıp değerlendirilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,Görevi yaptırmamak için direnme suçundan mahkumiyet hükmü kurulmasına rağmen karar başlığında suç isminin hakaret olarak yazılması, Kabule göre de;Sanığın direnme eylemini birden fazla kamu görevlisine karşı gerçekleştirdiği kabul edilmesine karşın TCK'nın 43/2. maddesinin uygulanmaması,Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 25/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.