Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4475 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 985 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 5 - 2012/305118MAHKEMESİ : Sivas 1. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 29/11/2011NUMARASI : 2009/59 Esas, 2011/321 KararSuç : İftira, icbar suretiyle irtikapMahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;CMK'nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette irtikap suçundan zarar görmüş olan H.. H..nin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükmün 15/11/2012 havale tarihli dilekçe ile vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında 3628 sayılı Yasanın 18. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sadece bu suçtan açılan kamu davasına katılma talebinin kabulüne karar verildikten sonra gereği düşünüldü:Sanık A.. Ş.. hakkında iftira suçundan verilen beraet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraet hükmü usul ve kanuna uygun olduğundan yerinde görülmeyen O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,Sanık hakkında irtikaba teşebbüs suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;Dairemizce de benimsenen Yargıtay CGK'nın 18/09/2012 gün 2012/420 Esas, 2012/1771 sayılı Kararı da nazara alınarak 6352 sayılı Yasanın geçici 2. maddesinin sadece karşılıksız yararlanma suçlarını kapsadığı anlaşıldığından aynı Kanunun irtikap suçu yönünden getirdiği düzenlemeler de gözetilerek yapılan incelemede;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;Sanığın müşteki A.. A..'ın işyerine giderek ve telefon açarak bu kişiye ait kamyonların usulsüz olarak yasal işlem yapılmadan bırakıldığını ve bu şekilde işlerinin halledildiğini, bu nedenle kendisine para vermediği takdirde şikayet edeceğini söyleyerek banka hesap numarası da bırakmak suretiyle menfaat temin etmeye çalıştığı anlaşılan olayda, sevk irsaliyesi olmadan taşıma yaptığı belirtilen kamyonlarla ilgili belgelerin daha önce ibraz edilmiş olması ve menfaat teminine çalışıldığı sırada zorlamaya uygun bir görev bulunmaması karşısında icbar suretiyle irtikap suçunun unsurları oluşmamakla birlikte kamu göreviyle bağlantılı olarak hiçbir yasal karşılığı olmadan para talep etmesi, bu talebin müşteki tarafından kabul edilmemesi nazara alınarak, eylemin 6086 sayılı Yasa ile değişik TCK'nın 257/1. maddesinde yer alan görevi kötüye kullanma suçuna teşebbüs niteliğinde bulunduğu gözetilmeden yanılgılı değerlendirmeyle cebri irtikaba teşebbüs suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,Kabule göre de;Suçun TCK'nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkilerin kötüye kullanılması suretiyle işlendiği kabul edilmesine rağmen aynı Kanunun 53/5. maddesi uyarınca sadece memuriyet hak ve yetkisini kullanmaktan yasaklanmasına şeklinde sınırlı uygulama içeren hak yoksunluğunun karar altına alınması, Kanuna aykırı, O yer Cumhuriyet Savcısı, sanık müdafii ve katılan vekilin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.