Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4314 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 14880 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 5 - 2012/221059MAHKEMESİ : İstanbul 1. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 03/06/2010NUMARASI : 2007/323 Esas, 2010/256 KararSuç : Zimmet, görevi kötüye kullanmaMahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;TCK'nın 212. maddesi gözetilerek sahtecilik fiili yönünden N.. T.. ve C.. U.. hakkında zamanaşımı süresi içinde mahallinde işlem yapılması mümkün görülmüştür.CMK'nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette zimmet suçundan zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükmün 22/06/2012 havale tarihli dilekçe ile vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında, 3628 sayılı Yasanın 18. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak CMK'nın 237/2. maddesi uyarınca Hazinenin sadece bu suçtan katılma talebinin kabulüne, sanık N.. T..'un yasal süresinden sonra yaptığı ve hükmolunan sonuç ceza miktarları itibariyle de koşulları bulunmayan duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 318. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin zimmet suçundan sanık C.. U.. hakkında verilen beraet hükmüne yönelik katılanlar vekillerinin, görevi kötüye kullanma suçlarından verilen beraet hükümlerine yönelik katılan İ.. R.. vekilinin, zimmet ve dolandırıcılık suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik olarak ise sanık N.. T.. ve müdafiinin temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak ve duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü: Görevi kötüye kullanma suçundan sanıklar E.. S.., O.. Ö.., B.. K.., N.. H.. ve C.. E.. hakkında kurulan hükümlere ilişkin temyiz incelemesinde;Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraet hükümleri usul ve kanuna uygun olduğundan yerinde görülmeyen katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, Sanık C.. U.. hakkında zimmet suçundan kurulan beraet, N.. T.. hakkında zimmet ve dolandırıcılık suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesine gelince;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık Nurullah hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak; Olay tarihinde İstanbul Üniversitesi H.... Eğitim Fakültesi Dekanlığında mutemet olarak görev yapan N.. T..'un, 2003 yılından 2006 yılı Haziran ayına kadar olan dönemdeki nema ödemelerinde, Fakülte personeline ödenecek miktarları içeren liste ve personelin alması gereken tutarlardan kesinti yapılarak kendi hesabına aktarılmış olan liste olmak üzere iki farklı banka ödeme listesi hazırlayıp bunları yetkili kişilere imzalattıktan sonra kesinti yapılan listeyi bankaya göndermek ve oluşan farkı kendi hesabına aktarmak suretiyle toplam 3.302,26 TL'yi zimmetine geçirdiği, ayrıca 2002 yılından 2006 yılı Haziran ayına kadar olan dönem içerisinde Fakülte öğrencilerinin İl Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı uygulama okullarında yaptığı stajlar nedeniyle uygulama öğretmenleri olarak adlandırılan eğiticilere bu görevlerinin karşılığında Fakülte bütçesinden ödenen ek ders ücretleriyle ilgili föy doldurmayı ihmal eden öğretmenler yerine sahte föyler düzenleyip tahakkuk evrakı hazırladıktan sonra bunlara ödenmesi gereken ücrete ilişkin banka listelerine farklı kişilerin isim ve hesap numaralarını yazarak paranın bu hesaplara yatmasından sonra bu kişilerden aldığı, yine Milli Eğitim Müdürlüğünden Fakülteye gönderilen uygulama okulları ve öğretmenlerini gösteren listeye gerçekte var olmayan okullar ve öğretmen olmayan kişilerin adlarını ekleyerek bunlar adına föy doldurup tahakkuk evrakı düzenlemek suretiyle ek ders ücretinin bu kişiler adına ödenmesini sağladıktan sonra parayı söz konusu kişilerden aldığı, bu yollarla toplam 23.179 TL'yi de mal edinmesi şeklinde gerçekleştiği anlaşılan olaylarda; Sanığın nema ödemelerini mal edinmesi ve ek ders ücretine ilişkin föy doldurmayı ihmal eden öğretmenler yerine sahte föyler düzenleyip tahakkuk evrakı hazırladıktan sonra bunlara ödenmesi gereken ücreti mal edinmesi eylemlerinin zincirleme şekilde nitelikli zimmet suçunu, uygulama okul ve öğretmen listesine gerçekte var olmayan okullar ve öğretmen olmayan kişilerin adlarını ekleyerek bunlar adına föy doldurup tahakkuk evrakı düzenlemek suretiyle ek ders ücretlerini mal edinmesi eyleminin ise görevi nedeniyle zilyetliği kendine devredilen malın söz konusu olmaması karşısında zincirleme şekilde kamu kurumu aleyhine dolandırıcılık ve kamu görevlisinin belgede sahteciliği suçlarını oluşturacağı anlaşılmakla, ek ders ücreti ödemelerine ilişkin tüm belge ve evrakların temin edilmesinden sonra bunlardan hangilerinin föy doldurmayı ihmal eden öğretmenler için tanzim edildiği, hangilerinin uygulama okul ve öğretmen listesine sonradan eklenen, gerçekte var olmayan okullar ve öğretmen olmayan kişilere ilişkin olduğu ve ödemelerin ne kadarının hangi duruma göre yapıldığı hususlarında Sayıştay emekli uzman denetçilerinden oluşturulacak bilirkişi kurulundan rapor aldırılarak oluşacak sonuca göre hangi eyleminden dolayı ne kadar parayı mal edindiği, buna göre de TCK'nın 248 ve 249. maddelerinin uygulama koşullarının değerlendirilmesi ayrıca sanık C.. U..'un bankadan çektiği ve diğer kişilerden aldığı paraları sanığa vermek şeklindeki davranışlarının hangi eyleme yönelik olduğu belirlenerek bu fiile yardım eden sıfatıyla iştirak edip etmediği tartışılarak hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerektiği nazara alınmadan eksik araştırma ve yanılgılı nitelendirmeyle yazılı şekilde hükümler kurulması, Kabule göre de; Sanık N.. T..'un sahte belgelerle ek ders ücretlerini alması eylemlerinde 5237 sayılı TCK'nın 212. maddesindeki "sahte resmi veya özel belgenin bir başka suçun işlenmesi sırasında kullanılması halinde, hem sahtecilik hem de ilgili suçtan dolayı ayrı ayrı cezaya hükmolunur" biçimindeki düzenleme nedeniyle, dolandırıcılık suçu yanında kamu görevlisinin zincirleme şekilde belgede sahteciliği suçundan da cezalandırılması gerektiğinin gözetilmemesi,Dolandırıcılık suçundan kurulan hükümde TCK'nın 158/1-e-son maddesi uyarınca adli para cezası tayininde tespit olunacak temel gün adli para cezasının suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari bu miktara yükseltilerek belirlenmesi, zincirleme suç nedeniyle artırımın ve takdiri indirimin bu miktar üzerinden yapılması gerektiği nazara alınmayarak eksik adli para cezası tayin edilmesi,Zimmet suçundan kurulan mahkumiyet hükmünde sanık Nurullah'ın 3.302,26 TL'yi mal edindiğinin kabul edilmesine ve suç tarihi itibariyle bu değerin az olmasına rağmen TCK'nın 249/1. maddesinin uygulanmaması, Zimmet suçundan sanık Nurullah hakkında kurulan hükümde TCK'nın 53. maddesinin uygulaması sırasında "TCK.nın 53/1-a maddedeki haklardan yoksun bırakılmasına ve 53/5. maddeye göre cezanın infazından sonra işlemek üzere takdiren 2 yıl süre ile memuriyet hak ve yetkilerinin kullanılmasının yasaklanmasına" ibaresine yer verilerek infazda karışıklığa yol açacak şekilde hak yoksunluğuna hükmedilmesi, Kanuna aykırı, sanık N.. T.. ve müdafii ile katılan vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, CMUK'nın 326/son maddesi gereğince Nurullah'ın kazanılmış hakları saklı kalmak üzere, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.