Görevi ihmal suretiyle ölüme neden olma suçundan şüpheliler ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 22/07/2015 tarihli ve 2013/79603 soruşturma, 2015/72115 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin İstanbul Anadolu 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 08/09/2015 tarihli ve 2015/2772 Değişik İş sayılı kararının; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 160. maddesinde yer alan “Cumhuriyet Savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet Savcısı, maddi gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adli kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür." şeklindeki düzenleme karşısında, Cumhuriyet Savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu, somut dosya kapsamına göre ve müşteki tarafın iddiaları kapsamında özellikle müteveffanın kapalı laparoskopi yöntemi ile safra kesesi operasyonu geçirdiği Kartal Yavuz Selim Devlet Hastanesinden ameliyattan iki gün sonra yeterli süre diren takılmaksızın taburcu edilmesi ve bunun sonucunda taburcu olmasından kısa bir süre sonra sancılarının başlaması üzerine ameliyat olduğu Kartal Yavuz Selim Devlet Hastanesine yeniden gittiğinde saat 16:00-23:00 arası hiçbir müdahale yapılmadan hastanın bekletilmesi ve akabinde pankreas iltihabı olduğu düşüncesi ile tedaviye başlanıp sabah safra kaçağının olduğunun tespitini müteakip durumunun kötüye gitmesi üzerine Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildiğine yönelik iddialar kapsamında, müteveffada meydana gelen safra kaçağının tespitinde gecikmeye sebebiyet verilip verilmediği, keza verildiğinin tespiti halinde bununla hastanın vefatı arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığına dair yeniden rapor aldırılmaksızın eksik soruşturmaya dayalı kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, ortada 5271 sayılı Kanuna uygun bir soruşturmanın bulunmadığı bir durumda anılan Kanunun 160. maddesi ve diğer maddeleri uyarınca soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli, 26/01/2016 gün ve 94660652-105-34-15106- 2015-2306/7969 sayılı Kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü: Kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden talebin kabulü ile İstanbul Anadolu 1. Sulh Ceza Hakimliğince verilen 08/09/2015 tarihli ve 2015/2772 Değişik İş sayılı Kararın CMK'nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 25/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.