Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2874 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 983 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 5 - 2013/376682MAHKEMESİ : İzmir 7. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 29/09/2011 tarihli asıl, 05/09/2013 tarihli Ek KararNUMARASI : 2009/1340 Esas, 2011/928 KararSUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme, kamu görevlisine hakaretMahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;Sanığın yokluğunda verilen 29/09/2011 günlü hükmün yasal süre geçtikten sonra 28/08/2013 tarihinde müdafiince temyiz edildiğinden bahisle red kararı verilmiş ise de, sanığın bilinen en son adresi 23/08/2011 tarihli celsede beyan ettiği adres olmasına rağmen, 22/09/2010 tarihli celsede belirttiği adres esas alınmak suretiyle gerekçeli kararın Tebligat Kanunu 35. maddesine göre tebliğ edildiği, aynı Kanunun 10. maddesinin "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır." hükmü karşısında yapılan tebligatın usulsüz olduğu, bu itibarla sanık müdafiin başvurusunun yasal süresinde olduğu kabul edilmekle, 05/09/2013 tarihli Ek Kararın kaldırılmasına ve davanın esasının incelenmesine karar verildikten sonra gereği düşünüldü:Sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Birden fazla polis memuruna karşı görevi yaptırmamak için direnme suçunun işlenmiş olmasına rağmen, TCK'nın 43. maddesi uyarınca sanığın cezasından artırım yapılmamış olması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamış, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;Sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmünün kanuni sonucu olarak TCK'nın 53/3. maddesi uyarınca sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun koşullu salıverme tarihinden itibaren uygulanamayacağı gözetilmeksizin altsoyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesindeki hakların tümünü koşullu salıverilmeye kadar kullanmaktan mahrum bırakmaya hükmedilmesi,Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu cihetlerin yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, görevi yaptırmamak için direnme suçuyla ilgili hüküm fıkrasında yer alan hak yoksunluğuna ilişkin bölümün çıkarılarak yerine "5237 sayılı TCK'nın 53/3. maddesine göre sanığın, 53/1-c maddesinde yer alan kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine ilişkin haklardan koşullu salıverilme tarihine, 53/1. maddesinde yazılı diğer haklardan 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" ibaresinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;İddianamede talep edilmemesine karşın, kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçundan hüküm kurulurken, sanığa ek savunma verilmeden, TCK'nın 125/3-a, 4 ve 43. maddelerinin uygulanması suretiyle CMK'nın 226. maddesine aykırı davranılması,Mahkumiyete konu her iki suçtan ayrı ayrı olacak şekilde TCK'nın 58. maddesinin tatbikine yer verilmesi, bir başka anlatımla infazda tereddüte sebep olmayacak şekilde, kamu görevlisine hakaret suçundan dolayı hükmolunan sonuç cezadan sonra da tekerrür uygulamasının gösterilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmünün kanuni sonucu olarak TCK'nın 53/3. maddesi uyarınca sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun koşullu salıverme tarihinden itibaren uygulanamayacağı gözetilmeksizin altsoyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesindeki hakların tümünü koşullu salıverilmeye kadar kullanmaktan mahrum bırakmaya hükmedilmesi,Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, bozma ilamının kapsamı ve sanığın cezaevinde geçirdiği süre gözetilerek hükümlü sanık A.. Y..'ın TAHLİYESİNE, başka suçtan tutuklu veya hükümlü değilse derhal salıverilmesinin mahalline bildirilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına, 17/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.