Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2860 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 2137 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 5 - 2013/400505MAHKEMESİ : Sivas 1. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 18/01/2013NUMARASI : 2010/138 Esas, 2013/7 KararSuç : İhaleye fesat karıştırmakMahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;CMK'nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunduğu ve hükmün 15/02/2013 havale tarihli dilekçe ile vekili tarafından temyiz edildiği nazara alınarak 3628 sayılı Kanunun 18. maddesinin verdiği yetki uyarınca katılma talebinin kabulüne karar verildikten sonra gereği düşünüldü:Hükümden sonra 30/04/2013 tarihinde yürürlüğe giren 6459 sayılı Kanunun 12. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 235. maddesinde düzenlenen ihaleye fesat karıştırma suçu için aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hapis cezasının alt ve üst sınırlarının değiştirilmesi, bu suç sonucunda ilgili kamu kurumu veya kuruluşu açısından bir zarar meydana gelmesi durumunda cezanın yarı oranında artırılmasını öngören 3. fıkranın ise;"İhaleye fesat karıştırma suçunun: a) Cebir ve tehdit kullanmak suretiyle işlenmesi halinde temel cezanın alt sınırı beş yıldan az olamaz. Ancak, kasten yaralama veya tehdit suçunun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca bu suçlar dolayısıyla cezaya hükmolunur. b) İşlenmesi sonucunda ilgili kamu kurumu veya kuruluşu açısından bir zarar meydana gelmemiş ise, bu fıkranın (a) bendinde belirtilen haller hariç olmak üzere, fail hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur." şeklinde yeniden düzenlenmesi karşısında; TCK'nın 7/2. madde-fıkrasındaki "suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü nazara alınıp haklarında beraet kararı verilen sanıklarla mahkumiyet kararı verilen sanıkların hukuki durumunun birlikte mahkemesince yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiilerinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, esası incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.