Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2610 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15537 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 4 - 2010/224035MAHKEMESİ : Dikili Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 21/11/2008NUMARASI : 2007/124 Esas, 2008/320 KararSUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret, 6136 sayılı Kanuna muhalefet Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;Olay tarihinde bir adli tahkikat için polis merkezine getirilen sanığın burada görevli memurlara hakaret ve tehdit içeren sözler sarfetmesi şeklinde geliştiği anlaşılan olayda hangi görevi yaptırmamak için cebir, tehdit ile nasıl direndiği gerekçeleriyle denetime imkan verecek şekilde karar yerinde gösterilmeden ve TCK'nın 106. maddesinde yer alan tehdit suçu tartışılmadan yazılı şekilde direnme suçundan mahkumiyet kararı verilmesi, Karakolda gerçekleştiği belirtilen hakaret eyleminde aleniyet unsurunun nasıl oluştuğu gerekçeleriyle gösterilmeden TCK'nın 125/4. maddesinin uygulanması,Hakaret suçundan hüküm kurulurken TCK'nın 43. maddesi uyarınca yapılan arttırım sırasında 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezası yerine 1 Yıl 5 Ay 10 Gün hapis cezası şeklinde eksik ceza tayini, Sanığın güncel adli sicil kaydına göre Manisa 1. Sulh Ceza Mahkemesinden verilen kararın suç tarihlerinden sonraya ait olmasına, Akhisar 1. Sulh Ceza Mahkemesinden verilen kararın ise sonuç olarak adli para cezasını içermesine ve yasal engel bulunmamasına rağmen her 3 suçtan kurulan mahkumiyet hükümleriyle ilgili olarak “... sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmiş olması nazara alınarak uygulanmasına takdiren yer olmadığına ...” şeklinde yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile TCK'nın 51. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına hükmedilmesi,Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 11/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.