Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2073 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 13686 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 5 - 2012/100674MAHKEMESİ : Edirne 3. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 15/12/2011NUMARASI : 2010/603 Esas, 2011/611 KararSUÇ : Görevi kötüye kullanmak Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Dosya içerisinde bulunan örnek Sayıştay ve Kamu İhale Kurumu kararlarından da anlaşılacağı üzere 4734 sayılı Kamu İhale Kanunun 21/f maddesine göre yapılan ihalelerde yasada bulunan en az üç istekli davet edilir ifadesinin ne şekilde anlaşılması gerektiği hususunda farklı uygulamalar ve tereddütler bulunduğu, suç tarihinden sonra 20/11/2008 tarih ve 5812 sayılı Kanunun 7. maddesi ile 4734 sayılı Kanunun 21/2. madde ve fıkrasında yapılan değişiklikle maddenin "(b), (c) ve (f) bentlerinde belirtilen hallerde ilan yapılması zorunlu değildir. İlan yapılmayan hallerde en az üç istekli davet edilerek, yeterlik belgelerini ve fiyat tekliflerini birlikte vermeleri istenir." şeklinde yeniden düzenlenmiş olması ve sanıkların suç tarihindeki işlemlerinin mevzuata uygun olduğu nazara alındığında beraetleri yerine yazılı gerekçe ile mahkumiyetlerine karar verilmesi,Kabule göre de; TCK'nın 21. maddesine göre "suçun oluşması kastın varlığına bağlıdır. Kast suçun kanuni tanımındaki unsurların bilerek ve istenerek gerçekleştirilmesidir." Mahkemenin gerekçesinde sanıkların eylemlerini kasıtlı olarak değil yasayı yanlış yorumlamak suretiyle gerçekleştirdikleri kabul edildiği halde mahkumiyetlerine karar verilerek çelişki oluşturulması, Kısa süreli hapis cezasının ertelenmesi durumunda 5237 sayılı TCK'nın 53/4. maddesi uyarınca 53/1. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi, Suçun TCK'nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle işlendiğinin kabul edilmesine rağmen sanıklar hakkında aynı Yasanın 53/5. madde ve fıkrası gereğince cezaların infazından sonra başlamak üzere, hükmolunan cezaların yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkilerin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin nazara alınmaması, Hakkında CMK'nın 231. maddesinin uygulanmasını talep eden sanık Halil hakkında bu konuda bir değerlendirme yapılmaması, Kanuna aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 26/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.