Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17304 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 14516 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 5 - 2013/301228MAHKEMESİ : Sakarya 2. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 08/10/2012NUMARASI : 2011/117 Esas, 2012/232 KararSuç : Rüşvet vermeye teşebbüs, görevi yaptırmamak için direnme, hakaret, trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve başkasının kimlik bilgilerini kullanmaMahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;Sanık Yasin hakkında rüşvet vermeye teşebbüs suçundan da kamu davası açıldığı, CMK'nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette bu suçtan zarar görmüş olan H.. H..'nin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükmün 06/08/2013 tarihli dilekçe ile vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında, 3628 sayılı Kanunun 18. maddesindeki "...H.. H.. avukatının yazılı başvuruda bulunması halinde Maliye Bakanlığı, başvuru tarihinde müdahil sıfatını kazanır." düzenlemesinin verdiği yetkiye dayanılarak H.. H..nin rüşvet suçu yönünden katılma isteminin kabulüne, temyiz dilekçelerinin kapsamına göre temyiz itirazlarının sanıklar Y.. A.. ve E.. D..'ın kendileri hakkındaki, katılan H.. H.. vekilinin ise sanık Y.. A.. hakkında rüşvet vermeye teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükümleriyle sınırlı olarak incelenmesine karar verildikten sonra gereği düşünüldü:Sanık Y.. A..'nın rüşvet vermeye teşebbüs suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde,Rüşvet vermeye teşebbüs suçundan mahkemece yapılan indirim oranı dikkate alındığında, hükümden sonra 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun 87. maddesi ile TCK'nın 252. maddesinde yapılan değişikliklerin sanık lehine sonuç doğurmadığı gözetilerek yapılan incelemede; Tekerrüre esas alınan ve onaylı örneği getirtilen ilamdaki denetim süresi ile TCK'nın 51/8. maddesi nazara alındığında aynı Kanunun 58/6-7. maddelerinin uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından tebliğnamedeki düzeltilerek onama düşüncesine iştirak edilmemiştir.Delillerle iddia ve savunma duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan yerinde görülmeyen sanık müdafiin ve katılan H.. H.. vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Sanık Erhan'ın görevi yaptırmamak için direnme, hakaret ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma, sanık Yasin'in ise başkasının kimlik bilgilerini kullanma suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde ise;Sanık Yasin'in tekerrüre esas alınan ve onaylı örneği getirtilen ilamdaki denetim süresi ile TCK'nın 51/8. maddesi nazara alındığında aynı Kanunun 58/6-7. maddelerinin uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki düzeltilerek onama düşüncesine iştirak edilmemiş, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;5237 sayılı TCK'nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken söz konusu maddenin 1. fıkrasında yedi bend halinde sayılan hususlar, aynı Kanunun 3. maddesinin 1. fıkrasındaki "Suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur." şeklindeki yasal düzenlemeler ve dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar birlikte ve isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek şekilde ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle ilgili kanun maddesindeki cezanın alt ve üst sınırları arasında takdir hakkının kullanılması zorunluluğuna uyulmayarak hak ve orantılılık kuralları gözetilmeden olayın oluş biçimine ve dosya içeriğine uygun düşmeyecek şekilde ve sanık Yasin hakkında rüşvet vermeye teşebbüs suçunda temel ceza alt sınırdan belirlenmesine rağmen; başkasının kimlik bilgilerini kullanma suçunda aynı gerekçelere yer verilerek temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak ve her iki sanık hakkında temel cezaların asgari haddin çok üzerinde belirlenmesi,Sanık E.. D..'a hakaret suçundan TCK'nın 125/3-a ve 125/4. maddeleri gereğince tayin edilen hapis cezası aynı Kanunun 43/2. maddesiyle 1/4 oranında arttırlırken, hesap hatası sonucu 1 yıl 14 ay 7 gün yerine 2 yıl 2 ay 7 gün şeklinde fazla cezaya hükmedilmesi,Sanık Erhan'ın görevi yaptırmamak için direnme suçunu birden fazla kamu görevlisine karşı işlediği kabul edilmesine rağmen TCK'nın 43/2. maddesinin uygulanmaması,Kanuna aykırı, sanık Y.. A.. müdafii ve sanık E.. D..'ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 14/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.