Tebliğname No : 5 - 2012/242642MAHKEMESİ : İzmir 4. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 15/04/2010NUMARASI : 2010/46 Esas, 2010/177 KararSuç : ZimmetMahalli mahkemece verilen karar temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Sanığın Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü ile 23/11/2000 ve 28/11/2005 tarihlerinde yapılan sözleşmeler gereğince sayısal oyunlar bayiliğine hak kazandığı, sözleşme uyarınca, toplanan oyun bedellerinin tamamının Milli Piyango İdaresine ait olduğu ve bu paraların bankada açtırılan hesaba her hafta düzenli olarak yatırılması gerektiği halde değişik haftalara ait hasılatlar toplamı olan 5.505,21 TL'yi yatırmayarak zincirleme şekilde basit zimmet suçunu işlediği 320 sayılı Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü kuruluş ve görevleri hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 58 ile 59. maddeleri ve 3670 sayılı Milli Piyango Teşkiline Dair Kanunun halen yürürlükte bulunduğu anlaşılan 12. maddesinde, Piyango İdaresine ait malların devlet malı sayıldığı, bunları zimmetine geçirenlerin devlet malları ve paraları hakkında hükmedilecek cezalara tabi olduğunun belirtildiği anlaşılmakla; yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;2006 yılı itibarıyla ekonomik koşullar ve paranın alım gücü nazara alındığında zimmete konu değer az olduğu halde sanık hakkında aynı Yasanın 249. maddesi uygulanmayarak fazla ceza tayini,Zimmete konu paraların değişik haftalara ait hasılat olduğu, bir suç işleme kararının icrası kapsamında olmak üzere değişik tarihlerde suçun zincirleme biçimde işlendiği ve TCK'nın 43/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, Sanık hakkında zimmet miktarı olan 5.505,21 TL'den katılan idarece yapılan 3.064,40 TL teminatın mahsubu ile bakiye 2.440,81 TL'nin tahsili için aleyhine 14/06/2006 tarihinde Ankara 28. İcra Müdürlüğünün 2006/6471 sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığı, sanığın bu durumu öğrendikten sonra icra tehdidi altında ana parayı ödemek zorunda kaldığı, TCK'nın 248. maddesinde yer alan etkin pişmanlık şartlarının oluşmadığı gözetilmeden dosya kapsamı ve oluşa uygun düşmeyen gerekçelerle indirim yapılması,5237 sayılı TCK'nın 53/1, 2, 3. maddesi uyarınca sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun koşullu salıverme tarihinden itibaren uygulanamayacağı gözetilmeksizin altsoyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesindeki hakların tümünü koşullu salıverilmeye kadar kullanmaktan mahrum bırakmaya hükmedilmesi, keza suçun TCK'nın 53/1-e maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlenmesine rağmen aynı Yasanın 53/5. maddesinin uygulanmaması, Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 18/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.