Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17056 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 14251 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 4 - 2012/11551MAHKEMESİ : Torbalı 2. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 30/09/2011NUMARASI : 2010/270 Esas, 2011/536 KararSUÇ : İhmali davranışla görevi kötüye kullanma Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Köy muhtarı olan sanık Metin'in eşine ait tarlanın köy tüzel kişiliğine gerçek değerinin üzerinde satıldığı ve köy azası diğer sanıkların da bu karara katıldıkları, içme suyunun yetersiz olması nedeniyle sanık Metin'e ait araziye köy halkından toplanan yardımlar ile yaptırılan kuyunun görevde olduğu sürece köy yararına kullanıldığı sonrasında ise köy tüzel kişiliğine devrinin talep edildiği halde bunu yapmadığı ve 73 adet köy sandığı sarf senetlerinde yapılan ödemelerle ilgili şahıs isimlerinin ve imzaların eksik bırakılıp köy okulunda hademe olan tanık Seval'e yapılan ödemeye ilişkin belgedeki imzanın kendisine ait olmadığı iddia ve kabul edilerek sanıkların hükümlülüklerine karar verilmiş ise de, aksi ispatlanamayan sanık savunmaları ve yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporuna göre, sanıkların eylemlerinin kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olmadığı, köy tüzel kişiliğine satın alınan tarlanın rayiç bedele uygun fiyatlardan kaymakamlık izni ile alındığı, sanık M.. T..'in arazisine köy tüzel kişiliği tarafından açılan kuyunun devrinin talep edildiğine ilişkin bir delilin bulunmadığı, köy muhtarlığınca yapılan harcamaların gerçeği yansıtmadığı hususunda bir bulguya rastlanmadığı, tanık S.. S..'a yapılan ödemedeki imzanın kendisi tarafından atıldığı kriminal raporu ile belirlendiğinin anlaşılması karşısında kabul edilen zararın ne şekilde oluştuğu, hangi delile hangi gerekçe ile üstünlük tanındığı ve köy ihtiyar heyeti azası olan sanıkların da suça katılma biçimleri açıklanmadan, dosya ile uyumlu, yasal ve yeterli olmayan gerekçelerle mahkumiyet hükümleri kurulması,Dosya içerisinde bulunan bilirkişi yemin tutanağının hakim ve zabıt katibi tarafından imzalanmaması,Kabule göre de,Suçun 5237 sayılı Yasanın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlendiği kabul edilmesine rağmen sanıklar hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesinin uygulanmaması,Kanuna aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK'nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 07/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.