Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1646 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 13934 - Esas Yıl 2012
Tebliğname No : 5 - 2012/263515MAHKEMESİ : Denizli 1. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 20/04/2010NUMARASI : 2009/301 Esas, 2010/140 KararSUÇ : İkna suretiyle irtikap Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;Sanıklar hakkında sahtecilik fiilinden zamanaşımı süresince mahallinde işlem yapılması mümkün görülmüştür.CMK'nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükmün 30/07/2012 havale tarihli dilekçe ile vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında 3628 sayılı Yasanın 18. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak katılma talebinin kabulüne ve hükmolunan ceza tutarı itibariyle koşulları bulunmadığından sanıklar müdafiilerinin duruşma isteminin CMUK'nın 318. maddesi uyarınca reddi ile incelemenin duruşmasız olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:Dairemizce de benimsenen Yargıtay CGK'nın 18/09/2012 gün 2012/420 Esas, 2012/1771 sayılı Kararı da nazara alınarak 6352 sayılı Yasanın geçici 2. maddesinin sadece karşılıksız yararlanma suçlarını kapsadığı anlaşıldığından aynı Kanunun irtikap suçu yönünden getirdiği düzenlemeler de gözetilerek yapılan incelemede; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;Katılan B.. M..'nın alışveriş merkezinde bir marketten sigara alarak karşılığında sahte 100 TL verdiği şeklindeki ihbar üzerine duruma önce özel güvenlik görevlilerinin el koyduğu, bu kişilerin tuttukları tutanakla katılanı ve sahte olduğu belirtilen parayı tanık polis memuru A.. Ç..'e teslim ettikleri, katılanın daha sonra polis otosu ile Yenişehir Polis Merkezine getirildiği, burada Başkomiser olan sanık B.. G.. ile polis memuru olan sanık Ş.. C..'nin, katılandan adli işlem yapmama karşılığında 300 TL isteyip, bu miktarı veremeyeceğini söylemesi üzerine 100 TL aldıklarının anlaşılması karşısında; eylemde cebri veya ikna suretiyle irtikap suçlarının yasal unsurları oluşmamakla birlikte her iki sanığın görevlerinin gereklerine aykırı hareket ederek katılandan menfaat temin ettikleri ve bunun sonrasında adli işlemleri yapmayarak sahte olduğu belirtilen paranın da yok olmasını sağladıkları gözetildiğinde eylemlerinin rüşvet alma suçunu oluşturduğu gözetilmeden dosya kapsamı ve oluşa uygun düşmeyen yanılgılı değerlendirmeler sonucu yazılı şekilde ikna suretiyle irtikap suçundan mahkumiyet hükümleri kurulması, Kabule göre de;Hükümden sonra 05/07/2012 gün ve 28344 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yasanın 86. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 250. maddesine eklenen 4. fıkrası karşısında mağdurun ekonomik durumu ile sağlanan menfaatin değeri dikkate alınarak yeniden hukuki değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, Hazine vekili ve sanıklar müdafiilerin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.