Tebliğname No : 11 - 2011/196385MAHKEMESİ : İzmir 14. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 22/03/2011NUMARASI : 2010/88 Esas, 2011/184 KararSuç : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret, tehditMahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Tebliğnamede yer verilen resmi belgeyi yok etme suçu yönünden temyiz talebi bulunmadığı gözetilerek yapılan incelemede, Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;Olay günü sanığın evinde haciz işlemi yapıldığı sırada icra memuru ve alacaklı vekili olarak görev yapan katılanların bu görevlerini engellemek için mutfaktan bıçak alarak katılan S.. Ö..'e doğru savurup hakaret içeren sözler sarf ettiği, bu olayı haciz tutanağına geçirmeye çalışan katılan G.. B..'ya da hakaret içeren sözler söyledikten sonra tutanağı alarak yırttığı, daha sonra katılan Gönül'ün boğazını sıktığı, S.. Ö..'in evden dışarı kaçarak polisi aradığı, peşinden çıkan sanığın tekrar hakaret ve tehdit içeren sözler kullandığı anlaşılan olayda, cebir/tehdit, hakaret içeren eylemlerinin kesintisiz olarak gerçekleşmesi karşısında hukuki anlamda tek fiil olarak kabul edilmesi gerektiği ve kül halinde içlerinden biri yargı görevi yapan birden fazla kamu görevlisine karşı zincirleme şekilde görevi yaptırmamak için direnme ile kamu görevlilerine zincirleme şekilde hakaret suçlarını oluşturduğu nazara alınıp TCK'nın 265/2,4, 43/2-1, 125/3-a, 4, 43/2-1. maddeleri uyarınca cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, hakaret yönünden suç kastının nasıl yenilendiği ve eylemlerin neden bağımsız suç teşkil ettiği denetime imkan verecek şekilde açıklanmadan oluşa uygun düşmeyen gerekçeler ve yanılgılı değerlendirme sonucu direnme ve iki ayrı hakaret suçundan mahkumiyet hükümleri kurulması,Temel cezalar alt sınırdan ve farklı sürelerle belirlendiği halde, ertelemeye ilişkin denetim sürelerinin gerekçesiz olarak 3 yıl şeklinde en üst sınırdan tayini suretiyle orantılılık ilkesine aykırı davranılması, Kanuna aykırı, sanık müdafii ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 11/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.