Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12373 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 11276 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 4 - 2011/180557MAHKEMESİ : İzmir 2. Çocuk MahkemesiTARİHİ : 21/02/2011NUMARASI : 2010/591 Esas, 2011/139 KararSuç : Görevi yaptırmamak için direnmeMahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre suça sürüklenen çocuk A.. K.. hakkında kurulan hükme yönelik yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak; Suça sürüklenen çocuk S.. A..'ın 02/12/2010 tarihinde 18 yaşını doldurduğu gözetilmeden, 24/01/2011 tarihli savunmasının alındığı duruşmanın kapalı olarak yapılması suretiyle Anayasanın 141/1 ve CMK'nın 182/1. maddelerine aykırı davranılması,Suça sürüklenen çocuk A.. K..'nın adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın suç tarihine nazaran hukuki sonuç doğurmayacağı ve yasal engel teşkil etmeyeceği gözetilmeden, ayrıca "duruşmadaki hal ve hareketleri saygılı oluşu" belirtilerek hakkında takdiri indirim uygulanan suça sürüklenen çocuğun, "geçmişinde sabıkalı olduğu bir türlü ıslah olmadığı ve ıslahın infaz ile sağlanabileceği nazara alınarak" şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilerek çelişkiye neden olunması,5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 35 ve bu Kanunun uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20/1-7. maddeleri uyarınca suç tarihinde 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuklar yönünden sosyal inceleme raporu alınması, buna gerek görülmemesi halinde ise gerekçesinin kararda gösterilmesi gerektiği hususlarına riayet edilmemesi, Kabule göre de;Suçun birden fazla görevliye karşı işlendiği benimsendiği halde suça sürüklenen çocuklar hakkında TCK'nın 43/2. maddesinin uygulanmaması,Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocuklar müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 08/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.