Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12328 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12797 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 4 - 2011/356993MAHKEMESİ : Ceylanpınar Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 15/06/2011NUMARASI : 2010/204 Esas, 2011/140 KararSuç : Görevi yaptırmamak için direnmeİlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;Sanık hakkında takdiri indirim uygulanırken uygulama maddesinin TCK'nın 62. maddesi yerine 61 olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak kabul edilmiş, görevi yaptırmamak için direnme suçunu tek bir fiille birden fazla kamu görevlisine karşı işleyen sanık hakkında TCK'nın 43/2. maddesinin uygulanmaması ise karşı temyiz olmadığından bozma sebebi sayılmamış, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;Sanık hakkında hükmolunan hapis cezası, TCK'nın 50/1-a maddesine göre adli para cezasına çevrildiği halde TCK'nın 53/1. maddesi uyarınca hak yoksunluğuna hükmedilmesi,Kanuna aykırı ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca, hüküm fıkrasının 3. bendinin çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,Sanık hakkında kamu görevlisine hakaret suçundan kurulan hükmün incelenmesinde iseİddianame içeriğine göre hakaret suçundan dolayı sanık hakkında kamu davası açılmadığı, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 12/03/1990 gün 1990/8-3-70 ve 09/10/2007 gün 2007/11-44-200 sayılı Kararlarında vurgulandığı gibi bir olayın açıklanması sırasında başka bir hadiseden söz edilmesinin o hadise hakkında da dava açıldığını göstermeyeceği, iddianamede dava konusu yapılan fiilin bir başka olaya dayalı olmadan bağımsız olarak açıklanıp belirtilmesinin gerektiği, aksine uygulamanın hangi eylemden dolayı dava açıldığı ve hangi iddiaya karşı savunma yapılacağı hususunda karışıklığa neden olacağı, CMK'nın 226/1. maddesinin sadece suç niteliğinin değişmesi halinde uygulanabileceği, CMUK'nın 259. maddesindeki düzenlemeye benzer bir hükme 5271 sayılı CMK'nın da yer verilmediği nazara alınmadan ve CMK'nın 225/1. maddesinin “Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve fail hakkında verilir.” hükmüne de aykırı biçimde usulen kamu davası açılması sağlanmadan bu suçtan da mahkumiyet hükmü tesisi,Kabule göre de;Sanık hakkında takdiri indirim uygulanırken uygulama maddesinin TCK'nın 62. maddesi yerine 61 olarak gösterilmesi,Sanığın polis merkezinde işlediği belirtilen hakaret eyleminde aleniyet unsurunun nasıl gerçekleştiği gerekçeleriyle ortaya konulmadan cezasında TCK'nın 125/4. maddesi gereğince arttırım yapılması,Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.