Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11815 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8625 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 5 - 2012/254198MAHKEMESİ : Ordu Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 19/06/2012NUMARASI : 2011/263 Esas, 2012/171 KararSuç : Görevi kötüye kullanmaİlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Ordu Barosu'na kayıtlı avukat olan sanığın; katılanın kefil olduğu oğlu Hakan ’in Garanti Bankasından çektiği kredi borçlarının süresi içerisinde ödenmemesi üzerine haklarında icra takibi başlatılması ve katılanın bir kısım mallarının haczedilmesi, bir kısmına da ipotek konulması üzerine 01/04/2009 tarihinde katılan tarafından adına Ordu 4. Noterliğinden genel vekaletname çıkartılması ve buna istinaden 5.000,00 TL avukatlık ücreti verilerek açılan icra takiplerini izlemesi ve bu borçlara istinaden Hukuk Mahkemeleri nezdinde dava açması istenmesine rağmen herhangi bir dava açmadığı gibi icra dosyaları nezdinde de takipte bulunmaması üzerine katılan tarafından 12/03/2010 tarihinde Ordu 4. Noterliğine müracaat edilerek azilname ile azledildiği, ancak sanığın ikna etmesi üzerine katılan tarafından 25/03/2010 tarihinde Ordu 4. Noterliğine müracaat edilerek yeniden vekil olarak tayin edilmesine rağmen yine herhangi bir dava açmadığı ve icra dosyaları nezdinde de takipte bulunmamak suretiyle görevi kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilmişse de; sanık müdafiin 13/07/2012 tarihli dilekçesinde belirttiği Ordu C.Başsavcılığının 2010/3512 soruşturma, Ankara 22. İcra Müdürlüğünün 2009/1058 esas ve yine Trabzon 1. İcra Müdürlüğünün 2009/3569 esas sayılı dosyalarının celp edilerek incelenmesi, bundan sonra toplanan tüm kanıtlar irdelenerek hasıl olacak sonuca göre bir karara varılması gerekirken eksik araştırmayla ve hangi icrai davranışları ile görevinin gereklerine ne şekilde aykırı hareket ettiğinin kanıt ve gerekçeleri de gösterilip tartışılmadan yazılı gerekçelerle sanığın TCK’nın 257/1. maddesi uyarınca mahkumiyetine karar verilmesi,Kabule göre de;Suçun TCK'nın 53/1-e maddesindeki hak ve yetkilerin kötüye kullanılması suretiyle işlenmesine rağmen sanık hakkında aynı Yasanın 53/5. maddesinin uygulanmaması, Sanık hakkında tayin olunan hapis cezasının kısa süreli olduğu ve ertelendiği gözetilmeden TCK'nın 53/4. maddesinin hükmüne aykırı olarak 53/1. maddesi gereğince hak yoksunluğuna karar verilmesi,Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK'nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 22/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.