MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret, trafik güvenliğini tehlikeye sokmaHÜKÜM : MahkumiyetMahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Hakaret ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan dolayı sonuç olarak adli para cezasına hükmedilmesi karşısında TCK'nın 58. maddesinde düzenlenen mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi,Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan kurulan hükümdeki tekerrür uygulamasına ilişkin bölümün tümüyle çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan kurulan hükmün DÜZELTİLEREK, hakaret suçundan kurulan hükmün ise doğrudan ONANMASINA, Görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde ise; Sanığın olay sırasında kendisini karakola götürmek isteyen görevli polis memurlarına yönelik "beni buradan götüremezsiniz, gitmiyorum, hadi götürün de görelim" şeklindeki sözlerinin tehdit boyutuna ulaşmadığı gibi direnme suçunu oluşturabilecek başka tehdit ve/veya cebir fiilinin de bulunmadığı gözetilmeksizin beraeti yerine yanılgılı hukuki değerlendirmeyle mahkumiyetine karar verilmesi,Kabule göre de,Sanık hakkında sonuç olarak adli para cezasına hükmedilmesi karşısında TCK'nın 58. maddesinde düzenlenen mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi,Yüklenen suçu tek bir fiille birden fazla görevliye karşı işleyen sanık hakkında TCK'nın 43/2-1. maddesinin uygulanmaması,Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 05/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.