MAHKEMESİ : Sakarya 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 23/06/2014NUMARASI : 2014/88-2014/399Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Kamulaştırılan taşınmaz mal ile emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak zeminine; resmi birim fiyatları esas alınarak, üzerindeki yapıya; yaş, cins ve verim durumu dikkate alınmak suretiyle ağaçlara değer biçilmesi yöntem olarak doğrudur. Ancak;1-a)Bilirkişi kurulunca incelenen ve değer biçmeye esas alınan somut emsal kabul edilen taşınmazın, bilirkişi raporunda belirtilen tarihteki satışına ili??kin akit tablosunun, Tapu Müdürlüğünden getirtilmeden,b)Değerlendirme tarihi olan 2014 yılında dava konusu taşınmaz ile bilirkişi kurulunca emsal kabul edilecek taşınmazların, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan m2 değerlerinin, ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Vergi Dairesinden istenip, dava konusu taşınmazın, emsal taşınmazlara göre üstünlük oranı yönünden bilirkişi kurulu raporu da denetlenmeden, karar verilmesi doğru olmadığı gibi,2-Davalı tarafça, dava konusu taşınmazda taşduvar ve kilitli parke taşlarının bulunduğu iddia edildiğine göre, bu husus araştırılıp, bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 3-Taşınmazın tapu kaydı üzerinde bulunan ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılması gerekirken ödemeyi geciktirecek surette yazılı şekilde hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 27.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.