Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8502 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 27583 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Vezirköprü 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 17/06/2013NUMARASI : 2012/404-2013/271Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalılar vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilince temyiz edilmiştir.Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak, üzerinde bulunan yapılara resmi birim fiyatlarına göre yıpranma payı düşülerek değer biçilmesi yöntem olarak doğrudur. Ancak;1)Taşınmazda bulunan ağaçların sayı ve cinsine göre taşınmazın kapama karışık meyve bahçesi niteliğinde olduğundan, taşınmaza bu vasfına göre değer biçilmesi gerekirken, zeminine ayrı, üzerindeki ağaçlar için ayrı değer biçilmiştir. Bu itibarla taşınmaza karışık kapama mevye bahçesi niteliğine göre değer biçilmesi için bilirkişi kurulundan ek rapor alınması, bu mümkün değilse yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu katılımıyla keşif yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, elverişsiz bilirkişi kurulu raporuna itibar edilerek hüküm kurulması, 2) Kabule göre de; aynı yöreden Dairemize intikal eden ve taşınmazlara kuru tarım arazisi olarak değer biçen dosyalardaki bilirkişi raporlarında münavebe ürünleri olarak kabul edilen buğday, buğday samanı ve sılajlık mısırın dekara verim miktarları sırasıyla 500-450 ve 3000 kğ alınmasına rağmen, sulu tarım arazisi olarak kabul edilen dava konusu taşınmazın değerinin tespitinde bu miktarların da altında verim miktarları esas alınmak suretiyle hesaplama yapan bilirkişi raporuna göre düşük bedele hükmedilmesi,Doğru görülmemiştir.Davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 26.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.