Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8395 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 816 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Kızıltepe 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 25/08/2010NUMARASI : 2009/743-2010/686Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş, davacı idare vekilince de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunulmuş olmakla, duruşma için belirlenen 28.02.2012 günü temyiz eden davacı idare vekilinin yüzüne karşı; usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden temyiz eden davalı vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak davacı idare vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve Dairemizin geri çevirme kararı üzerine gelen dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.- K A R A R -Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır. Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yöntem itibariyle doğrudur. Ancak;1- Dava konusu taşınmaza aynı değerlendirme tarihi itibariyle bilirkişi kurullarınca metre kare birim bedeli olarak 506,65 TL. ve 272,08 TL. değer biçilmek suretiyle, düzenlenen raporlar arasında yüzde yüze varan fark oluştuğundan her iki raporda inandırıcı nitelikte olmadığı gibi, hükme esas alınan raporda emsallerin satışlarının gerçek değeri yansıtmadığı belirtildiği halde emsal alındıklarından rapor geçersizdir.Bu durumda; taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Sicil Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu,emsallere olan mesafesini de gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,2) Dava Konusu taşınmaz üzerinde bulunan yapılardaki eksik imalat oranı konusunda bilirkişi kurullarınca düzenlenen raporlar arasındaki çelişki giderilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması,3) Taşınmaz üzerinde bulunan atölyede makine aksamı olup olmadığı tespit edilip, var ise bunların montaj ve demontaj bedellerinin de hesaplanması gerektiğinin düşünülmemesi4) Dava konusu ... ada, .. parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan kısmının da bedeline hükmedildiği gözetilerek, bu bölümün de davacı üzerindeki tapusunun iptali ile davalı idare adına tesciline karar verilmemesi,Doğru olmadığı gibi, 5) 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içinde sonuçlandırılamadığından, tespit edilen kamulaştırma bedeline 20.02.2010 tarihinden itibaren karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiğinden, Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle gereğince BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davacı idare yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 900,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 25.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.