MAHKEMESİ : Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekili yönünden verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:- K A R A R -Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi yöntem olarak doğrudur. Ancak;1) Kamulaştırma bedelinin değerlendirme tarihi olan 2010 yılı esas alınarak tesbiti gerekirken, 2010 yılı resmi verileri oluşmadığından bahisle 2009 yılının değerleri esas alınıp 2010 yılı beklenen resmi enflasyon oranının ilavesiyle bedelin tesbiti geçersizdir. Bu nedenle;Münavebe ürünlerinin 2010 yılı hasat dönemi ortalama toptan kg. satış fiyatları ile üretim giderlerinin resmi kuruluşlardan getirtilip bilirkişi kurulundan bu yönde ek rapor alınmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması,2) Dava konusu taşınmazın bilirkişi raporunda yazılı özelliklerine ve Belediye Başkanlığından gelen yazıya göre objektif değer arttırıcı unsur oranının % 50 oranında olacağının gözetilmemesi,Doğru görülmemiştir.Davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.