Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8123 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 20840 - Esas Yıl 2015





TARİHİ : 05/03/2015NUMARASI : 2014/158-2015/58Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan muhdesat bedelinin tahsili davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş, davacı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 19/04/2016 günü usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediklerinden taraf vekillerinin yokluklarında incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verilerek, dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.- K A R A R -Dava, kamulaştırmasız el atılan muhdesat bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; Bahroboğaz köyünde 1987 yılında yapılan tapulama çalışmalarında tespit harici bırakılan alanda, davacı tarafından yetiştirilen ağaç ve bağ teveklerinin davacıya ait olduğunun tespiti için Dicle Asliye Hukuk Mahkemesine açılıp 2010/11 Esas sayılı dosya üzerinden görülen davada, Kralkızı Barajı kamulaştırma sahasında bulunan 20.555,80 metrekarelik alandaki muhtelif cins ve sayıdaki ağaçlar ile 2x3 dikim aralığındaki 12-15 yaşındaki kapama bağ teveklerinin davacıya ait olduğunun tespitine karar verilip, söz konusu kararın kesinleşmesi üzerine tespit harici taşınmaz üzerinde bulunan bağ teveklerine davalı idare tarafından fiilen el atıldığı iddiası ile iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.Mahkemece, yapılan inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki,1-DSİ Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen dosyada mevcut 15.10.2014 tarihli yazıda, dava konusu muhdesatın bulunduğu alanda Kralkızı barajı sularının bugüne kadar en fazla 804,90 metre koduna yükseldiği ve muhdesatın bulunduğu alanın 15.183,75 metrekaresinin zaman zaman baraj suları altına girip çıktığı belirtilmesine rağmen, aynı yerle ilgili olarak Dicle Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/11 Esas sayılı dosyasında idarece, taşınmazın tamamının Kralkızı Barajı kamulaştırma sahasında bulunduğu ve maksimum su kodu nedeniyle taşınmazın 16.353,70 metrekarelik kısmının su altında kaldığı bildirilmiştir.Bu durumda, mahkemece dava konusu muhdesatın bulunduğu alanın ne kadarlık bölümüne fiilen el atıldığının tespiti ve bu konudaki davalı idareye ait yazılar arasında yukarıda bahsedilen çelişkinin giderilmesi için mahallinde keşif yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, 15.183,75 metrekarelik alandaki bağ teveklerine fiilen el atıldığının kabul edilmesi suretiyle hüküm kurulması,Doğru olmadığı gibi,2-6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6. maddesinin 13. fıkrası "09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihlerini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhine bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği" gerekçesiyle Anayasanın 2. ve 35. maddelerine aykırı bulunarak iptal edilmiş olup, 04.11.1983 tarihinden sonra fiilen el atılan muhdesatla ilgili davada imahkemece, nispi harç ve taraflar lehine davanın kabul ve reddedilen kısımları üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden, Mahkeme kararının taraf vekillerinin temyiz itirazları doğrultusunda yukarıda açıklanan nedenlerle HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, 19/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.