Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7494 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 21701 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan taşınmaz bedelinin tahsili davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş davacı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla duruşma için belirlenen 02.04.2013 günü temyiz eden davacı vekili ile davalı idare vekili Av.....'nin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R -Dava, kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yöntem bakımından doğru olduğu gibi, taşınmazın 31.08.1977 tarihinde onanan kıyı kenar çalışmasında kıyı kenar çizgisi içerisine alınması suretiyle davacının taşınmazdan yararlanma ve tasarruf etme imkanı kalmadığı ve mülkiyet hakkı kısıtlandığından taşınmaz bedelinin Hazineden tahsili ile tapudan terkinine karar verilmesi de doğrudur. Ancak;1) Alınan bilirkişi kurulu raporunda tesbit edilen bedel ile bu rapora dayanılmakla birlikte, farklı nedenlerle resen ve soyut ifadelerle indirim yapılarak mahkemece belirlenen bedel arasında fahiş fark bulunduğundan, bilirkişi kurulu raporunda tesbit edilen bedel ile mahkemece belirlenen bedel inandırıcı ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmemiştir.Bu nedenle; taraflara yeniden emsal bildirmeleri için imkan tanınması, gerektiğinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılarak taşınmazın belirlenen gerçek değerine hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde bedel tesbit edilmek suretiyle karar verilmesi,2) Değerlendirme tarihi olan 2011 yılında dava konusu taşınmaz ile bilirkişi kurulunca emsal kabul edilecek taşınmazların, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan m2 değerlerinin, ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Vergi Dairesinden istenip, dava konusu taşınmazın, emsal taşınmazlara göre üstünlük oranı yönünden bilirkişi kurulu raporu denetlenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, taraflara karşılıklı olarak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 990,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya, 990,00-TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 16.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.