Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 7074 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 27340 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : Hatay 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 22/02/2012NUMARASI : 2011/66-2012/81Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 29.05.2013 gün ve 2013/7328 Esas - 2013/11125 Karar sayılı ilama karşı davacılar vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davanın kabulüne dair mahkemece verilen karar taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuş, bu karara karşı davacılar vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.Dava konusu taşınmazın tapu kaydında eski eser şerhi mevcut olduğundan üzerindeki yapıların eski eser olup olmadığı araştırılmadan bedel tespit edildiği ve 5018 sayılı Yasa uyarınca taşınmazın Hazine yerine idare adına tesciline karar verildiği ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununu değiştiren geçici 6. maddesinde yapılan değişiklik uyarınca, vekalet ücretinin maktu olarak hükmedilmesi gerektiği bu kez yapılan incelemeden anlaşıldığından;Davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 29.05.2013 gün ve 2013/7328-11125 sayılı bozma kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede; Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme ve işlem yapılmıştır.Bilirkişi incelemeleri yaptırılmış ise de alınan raporlar hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki; 1-Dava 2004 yılında müdahalenin önlenmesi olarak açıldığına göre sonradan 18.05.2011 tarihinde dava tümüyle ıslah edilerek tazminata dönüştürülmüş olsa bile değerlendirmenin ilk davanın açıldığı 17.12.2004 tarihi esas alınarak görülmesi gerekirken ıslah tarihi itibariyle değerlendirme yapan bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulması, 2- Hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsal alınan .. parsel sayılı taşınmaz üzerinde akaryakıt satış istasyonu bulunmakta olup, şirketten şirkete yapılan özel nitelikli satıştır.Taşınmazın değeri belirlenirken seçilen emsal taşınmazların özel niteliklerinin bulunmaması ve dava konusu taşınmazda benzer yüzölçümünde aynı mahalde ve yakın tarihli olması gerekir.Bu itibarla taraflara emsal göstermeleri için süre verilmesi, gerektiğinde resen emsal celbi yoluna gidilerek, tapu kayıtlarının getirtilmesi ve yeniden oluşturulacak bilirkişi kuruluyla keşif yapılıp, alınacak rapor emsal taşınmazlarla, taşınmazın emlak vergisine esas Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas m2 değerleri de üstünlük oranı yönünden tartışılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,3-Dava konusu taşınmaz üzerindeki yapının tapu kaydında "Eski Eser" olduğuna dair şerh bulunduğundan, yapının eski eser olup olmadığı araştırılarak, sonucuna göre bina bedelinin tespiti gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması,4-Eski eser olmaması halinde, dava konusu taşınmaz üzerinde krokili fen bilirkişi raporunda A+B+C+D ile gösterilen toplam 296 m2 miktarlı yapıların 2/B niteliğinde kabul edilerek değerlendirme yapılması gerektiğinin düşünülmemesi, 5-Bedeline hükmedilen taşınmazın 5018 sayılı Yasanın 45.Maddesi uyarınca Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken idare adına tesciline karar verilmesi,6-2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesinde değişiklik yapan ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile "kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespit davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir. ... açılan ve kesinleşmeyen davalarda da uygulanır." hükmünün getirilmiş olduğu gözetildiğinde, vekalet ücretinin maktu olarak hüküm altına alınması gerektiğinden;Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacılardan peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 13.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.