Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 670 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 13879 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.Taşınmazın arsa niteliğinde kabulü doğru ise de alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;1-Dava konusu taşınmaza somut emsal olarak alınan ... ada... parsel sayılı taşınmazın alıcısı Anonim Şirket olup, bu satış alıcısının sıfatı nedeniyle özel amaçlıdır. Kamulaştırma Yasasının 11/-g maddesi uyarınca özel amaçlı satışlar emsal alınamayacağı gibi aynı taşınmazın diğer paydaşlarının aynı idareye karşı açmış olduğu ... . Asliye Hukuk Mahkemesinin : 2014/9 esas, 2015/169 karar sayılı dosyasında aynı değerlendirme tarihi itibariyle 353,33-TL metrekare birim fiyatı değer biçildiği ve bu m² bedelinin Dairemizin denetimden geçtiği hususları gözönüne alındığında, alınan bilirkişi raporu inandırıcı bulunmamıştır.Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re'sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,Doğru görülmemiştir.Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 26/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.